Nevşehir ili Gülşehir ilçesinde bulunan kilise, kitabesine göre 1212 yılında yapılmıştır. Çift katlı kilisenin alt katında mezar, şarap mahzeni ve su kanalları yer alır. Üst katı ise ibadethane olarak kullanılır. 1995 senesinde onarım geçiren kilise günümüzdeki halini alır. Kilisede, İncil’den sahneler ile Hz. İsa tasvirleri görülebilir. Bölgede az görülen Son Yargı sahnesi de kilise duvarlarında bulunur.
Rahibeler Manastırı, Göreme Açık Hava Müzesi’nin solunda konumlanan kaya kütleleridir. Çok katlı manastırın her katı birbirine tünellerle bağlanmıştır. Herhangi bir tehlikeye karşı olarak tünellerin anında kapanması için sürgü taşlarının tercih edildiği gözlenmiştir. İlk katında mutfak, yemekhane ve odaların yer aldığı manastırın ikinci katında yıkık şapel, üçüncü katında ise çapraz kubbeli, dört sütunlu ve üç apsisli kilise bulunur. Kilisenin kaya kütlelerin üzerinde Hz. İsa freski yer alır.
Müzenin sağında yer alan ve yaşanan erozyonlar nedeniyle kat arası geçişleri kapanan Rahipler Manastırı’nın ise yalnızca giriş katındaki odalar gezilebilir durumdadır.
Nevşehir ili merkez ilçesi Göreme beldesinde yer alan Elmalı Kilise’nin 11.yy’ın ortası ile 12.yy’ın başlarında yapıldığı tahmin edilir. Kapalı haç planlı olan kilise, dört sütunlu, dokuz kubbeli ve üç apsislidir. Kiliseye hem kuzey yönünden bir tünel ile hem de güney yönünden girilebilir. Kilise duvarlarında İncil kaynaklı sahneler, Tevrat kaynaklı sahneler, haç ve geometrik motifler gözlemlenir.
Nevşehir ili merkez ilçesi Uçhisar kasabasında yer alan kale, kasabaya adını verir. Kayaya oyulmuş olan kalenin 8. yy’da Arap akınlarına karşı savunma amaçlı olarak yapıldığı tahmin edilir. Selçuklular ve Bizanslılar dönemlerinde kullanılmış olan kalede zaman içerisinde çatlamalar olmuştur. Kale yakınlarında iki kilise kalıntısı da bulunur.
Nevşehir ili merkez ilçesi Göreme beldesinde yer alan Karanlık Kilise’nin 11-12.yy’da inşa edildiği tahmin edilir. Haç planlı kilisenin narteksinin güneyinde bir mezar yer alır. Kilisenin Karanlık adını almasının sebebi, narteks kısmında yer alan pencereden çok az ışık girmesidir. İncil’den ve Hz. İsa’nın hayatından zengin süslemelerle bezenen kilisede, Tevrat’tan sahneler de yer alır.
Göreme Açık Hava Müzesi’nde yer alan Tokalı Kilise, 10.yy’ın sonu ile 11.yy’ın başına tarihlenir. Yapı, bölgenin en eski kaya kilisesi olarak bilinir. Yeni Kilise, Eski Kilise, Eski Kilise’nin altındaki kilise ve Yan Şapel olarak dört mekândan oluşan yapı ilgi çekicidir. Eski Kilise, tek neflidir ve beşik tonozlu bir yapıya sahiptir.
Yeni Kilise doğu yönüne eklenirken, Eski Kilise’nin apsisi tamamen yıkılır. Eski Kilise’nin duvarlarında ve tonoz yüzeyinde sahneler görülebilir.
Dikdörtgen planlı ve basit beşik tonozlu yapıya sahip olan Yeni Kilise’nin beşik tonozlu nefinde, Hz. İsa’nın hayatına dair sahneler görülebilir. Sahnelerde kullanılan koyu mavi renk, Tokalı Kilise’nin diğer kiliselerden ayırıcı özelliğidir. Enlemesine nefte, Aziz Basil’in hayatı, Hz. İsa’nın sahneleri ve farklı aziz tasvirleri görülebilir.
Zelve Örenyeri, Nevşehir ili Avanos ilçesine yaklaşık olarak 5 km uzaklıkta konumlanır. Üç vadi alanını içerisine alan Zelve Örenyeri, Zelve Açık Hava Müzesi içerisinde bulunur. İlk vadi içerisinde Üzümlü ve Balıklı Kilisesi yer alır. Kilise, üzüm ve balık kabartmaları sebebiyle bu adı alır. Şapeli 10.yy’a tarihlenen kilisenin, ana bölümünün ise daha erken bir zamana tarihlendiği ifade edilir. İkinci vadide Kutsal Haç Kilisesi bulunurken, üçüncü vadide köy meydanında konumlanan camii ile manastır yer alır. Peribacalarının en yoğun olduğu yer olarak bilinen Zelve Örenyeri, 9-13.yy’da Hıristiyanların dini merkezlerinden biridir ve ilk dini seminerler burada gerçekleşmiştir.
Nevşehir ili Avanos ilçesinde yer alan kilisenin yapım tarihi hakkında net bir bilgi mevcut değildir. Bir bölümü yıkılan kilise içerisinde duvar süslemeleri ve sahneler görülebilir.
Nevşehir ili Ürgüp ilçesinde yer alan, İkiz Peri Bacaları olarak bilinen doğa harikaları, Üç Güzeller olarak da anılır. İki büyük, bir küçük peribacasının bütünlük sağlayarak kusursuz bir betimleme yarattığı bölge, manzaranın tadını çıkarmak isteyenler ve fotoğraf meraklılarının ortak buluşma noktalarından biri.
Jeolojik dönemde aktif olan Göllüdağı, Erciyes ve Hasan dağlarının püskürttüğü lav ve tüfleri zaman içerisinde rüzgar, sel suyu, akarsu ve göllerin aşındırması ile oluşan peribacalarının tarihi milyonlarca yıl öncesine uzanır. Peribacalarının oyulması ile kiliseler, manastırlar, barınaklar ve yeraltı şehirleri ortaya çıkmıştır. Ağırlıkla Avanos, Göreme ve Ürgüp’te görülen peribacaları, her yıl pek çok yerli ve yabancı turistin akınına uğrar.
Sadrazam Karavezir Mehmet Paşa tarafından 18.yy’da inşa ettirilen Kara Vezir Hamamı, basit bir plan tipine sahiptir. Çevresi kayalıklarla çevrili olan hamam, sıcaklık, ılıklık ve soğukluk bölümlerine sahiptir. Tekli olarak yapılan hamam 1970’lerde Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından onarılmıştır.
Nevşehir ili merkez ilçesi Göreme beldesinde konumlanan Çarıklı Kilise, 12-13.yy’a tarihlenir. Kilisenin Çarıklı adını almasının nedeni; Hz. İsa’nın göğe yükseliş sahnesinin altında ayak izlerinin yer almasıdır. Tarihi kilisede Hz. İsa’nın hayatına dair sahneler, Tevrat’tan Hz. İbrahim’in misafirperverliğini gösteren sahne ve aziz sahneleri görülür. Çarıklı Kilisesi’ni diğer kiliselerden ayrı kılan özelliği, Hz. İsa’nın çarmıha gerilişi ile çarmıhtan alınış sahnelerinin burada yer alıyor olmasıdır.
Nevşehir ili Avanos ilçesine yaklaşık olarak 6 km uzaklıkta konumlanan Sarıhan (Saruhan) Kervansarayı’nın 1249 yılında II. İzzeddin Keykavus zamanında yapıldığı ifade edilir. Yapı klasik sultan hanları planına sahiptir. Kervansaray, kare avlulu yazlık bölüm ve dikdörtgen planlı kışlık bölümden oluşur.
Kapadokya’da yer alan en eski kiliselerden biri olarak anılan Avanos Kilisesi’nin inşa tarihi net olarak bilinmemektedir. Kayaya oyularak inşa edilen kilise, mimarisi ile öne çıkar. Duvarlarında haç kabartmaları, süslemeler, Meryem Ana ve Hz. İsa freskleri gözlemlenen kilise dikkat çekicidir. Kilise girişinde zemine oyularak yapılmış bir mezar konumlanır.
Nevşehir ili Avanos ilçesinde yer alan camii, H. 1202 tarihinde onarım geçirmiştir. Bu tarihte onarım geçirdiğinin kayıtlı olduğu Osmanlıca kitabesi ise çalınmıştır. Bir Selçuklu eseri olan, kesme taştan inşa edilen caminin, moloz taştan yapılan kubbeli bölümünün özgün olduğu tahmin edilir. Osmanlılar döneminde caminin genişletildiği ifade edilir. Zaman içerisinde onarımlar geçiren camii, günümüzde ibadete açıktır.
Nevşehir ili Ürgüp ilçesinde yer alan konağın, 19.yy’ın sonlarında inşa edildiği ifade edilir. 42 odaya sahip olan konak günümüzde geziye açıktır. Asmalı Konak dizisinden adını alan konağın bulunduğu alanda, dizi adına yapılmış bir anıt da yer alır.
Nevşehir ili merkez ilçesinde yer alan kale, tepe noktaya inşa edilir. Silindirik planlı olarak yapılan kalenin net olarak ne zaman ve kim tarafından inşa ettirildiği konusunda bir bilgi bulunmaz. Kesme ve moloz taştan yapılan kalenin burçları ve sur duvarları görülür. 2018 yılında kalede Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü tarafından Kurtarma Kazısı gerçekleştirilir ve yapılan çalışmalarda Geç Osmanlı Dönemi’ne ait seramik ile kandil parçaları, lüleler ve tandır ortaya çıkarılır.
Kale çevresinde bulunan yeraltı şehri içerisinde erken Hitit dönemi, MS 600’lere tarihlenen yapıların yer aldığı belirtilir. Şehir, 396 bin metrekarelik alana yayılan ancak bir bölümünün ziyarete açıldığı dünyanın en büyük yeraltı şehri olarak nitelenir ve 11 mahalleyi içerisine alır.
Hacıbektaş ilçesinde yer alan Atatürk Evi, günümüzde müze olarak hizmet verir. 22-23 Aralık 1919 tarihinde Sivas Kongresi’nin ardından Mustafa Kemal Atatürk, Ankara yolunda Hacıbektaş’a gelir ve bir gece bu evde konaklar. 19.yy’da inşa edilmiş olan yapı, 2001 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından tekrar yaptırılır. Yapı ardından müzeye dönüştürülür. Bugün müzede etnografik eserler ziyaretçilerle buluşur.
Ürgüp ilçesi Mazı köyünde yer alan yeraltı şehri, dört giriş noktasına sahiptir. Ana giriş bir koridordandır ve sürgü taşı, giriş-çıkışı kontrol eder. Yeraltında ahırlar ve kilise bulunur. Yine sürgü taşı ile mekânlara giriş-çıkış kapatılır.
Derinkuyu ilçesinde bulunan Özlüce Yeraltı Şehri, kayaya oyma mekânlardan meydana gelir. Ana mekan giriştedir ve şehrin en büyük mekanıdır. Bunun yanı sıra şehirde erzak depoları, oturma odaları, hücre tipi odalar bulunur. Korunma amaçlı olarak tabanlara tuzaklar yerleştirildiği görülür. Şehir ziyarete kapalıdır.
Gülşehir ilçesinde bulunan Açıksaray Örenyeri, 9-10.yy’da tarihlenir. Mantar şekilli peribacaları Kapadokya’da Açıksaray Örenyeri’nde bulunur. Tüf kayalara oyulan tarihi kilise ve yapılar örenyerinde görülebilir.
Nevşehir ili Gülşehir ilçesinde bulunan Başçeşme, kitabesine göre 1777 yılında yaptırılmıştır. Dikdörtgen planlı olan çeşme, sade bir yapıya sahiptir. Çeşme zaman içerisinde onarımlar geçirmiş ve yapıya eklemeler yapılmıştır.
Nevşehir ili Gülşehir ilçesinde konumlanan çeşme, kitabesine göre 1777 yılında yaptırılmıştır. Kesme taşlardan dikdörtgen planlı olarak yaptırılan çeşmenin yalağı kırık durumdadır. Çeşme günümüzde kullanılmaya devam etmektedir.
Acıgöl ilçesinde yer alan Topada Yazılıkaya Anıtı, Geç Hitit dönemine tarihlenir. Anıtta ana kayanın güney ile batıya bakan yüzünde Hitit hiyeroglif yazısı ile yazılmış sekiz satırlık bir kitabe görülür.
Kesikbaş Türbesi’nin karşısında konumlanan çeşme, kesme taştan yaptırılmıştır. Çeşmenin yapım tarihi hakkında kesin bir bilgi mevcut değildir. Sivri kemerli niş içerisine yerleştirilen çeşme, kayaya oyulu su deposuna sahiptir. Musluğu ve yalağı bugüne ulaşmayan çeşme, günümüzde kullanılmamaktadır.
Nevşehir ili merkez ilçesi Göreme beldesinde yer alan Çeç tümülüsü, çevreden toparlanan taşların üst üste yığılması ile meydana gelen Kapadokya’nın en büyük tümülüsü olarak bilinir. Yapı itibariyle Nemrut tümülüsü ile benzerlikler gösterir. Roma döneminden günümüze ulaştığı tahmin edilir.
Derinkuyu ilçesi Tik köy sınırlarında konumlanan Dolay Han, günümüzde harap durumdadır. Avlu bölümü yıkık iken kuzey duvarı dış kısmından, beden duvarı ise tamamen harap olmuştur. Hanın kapalı kısmına girişi sağlayan kemerli kapı ve yapının kalıntıları görülebilir.
Ürgüp ilçesinde yer alan medresenin 14.yy’da Karamanoğulları döneminde inşa edildiği tahmin edilir. Medresenin kitabesi günümüze ulaşmamıştır. Taşkınpaşa Külliyesi çatısı altında yer alan kümbet ile türbe kitabe tarihlerine dayanılarak medresenin tarihi tahmin edilir. 1997 yılında yapı restorasyondan geçirilmiştir.
Derinkuyu ilçesinde yer alan Doğala Han’ın Selçuklu döneminden günümüze kaldığı tahmine edilir. Dikdörtgen planlı olarak inşa edilmiş olan yapı, kapalı bölümü ve avlu olarak iki bölüme ayrılır. Günümüzde han tahrip olmuş durumdadır.
Avanos ilçesi Özkonak beldesinde yer alan tarihi Yavuz Sultan Selim Köprüsü, kitabesine göre 1514 tarihinde inşa ettirilmiştir. Demirli Köprü olarak da anılan yapının, 1870, 1924 ve 1978 yıllarında onarımdan geçirildiği belirtilir. Bugün köprünün ilk kemerinin büyük kısmı toprak altındadır ve üç kemeri görülür.
Nevşehir ili merkez ilçesinde yer alan Şekerci Çeşmesi, şehirdeki tarihi yapılardan biridir. Çeşme tahrip olmuş durumdadır. Dikdörtgen planlı olarak, çift renkli taş ile almaşık tekniği kullanılarak yaptırılan çeşme üçgen alınlığa sahiptir. Çeşme yalağı günümüze ulaşmamıştır.
Hacıbektaş ilçesi Savat mahallesinde bulunan çeşme, üzerinde yer alan kitabeye göre 1782 yılında yaptırılmıştır. Kesme taştan yaptırılan çeşme, yuvarlak kemerli ve sivri üçgen alınlıklıdır. Çeşme günümüzde sağlam durumdadır.
Nevşehir ili Gülşehir ilçesinde bulunan kilise, kitabesine göre 1212 yılında yapılmıştır. Çift katlı kilisenin alt katında mezar, şarap mahzeni ve su kanalları yer alır. Üst katı ise ibadethane olarak kullanılır. 1995 senesinde onarım geçiren kilise günümüzdeki halini alır. Kilisede, İncil’den sahneler ile Hz. İsa tasvirleri görülebilir. Bölgede az görülen Son Yargı sahnesi de kilise duvarlarında bulunur.
Göreme Açık Hava Müzesi, bölgenin görülmeye değer tarihi alanlarının başında gelir. Müze, MS 4-13. yy arasında manastır hayatını yaşamıştır. Müze çatısı altında Tokalı Kilise, Elmalı Kilise, Aziz Basil Kilisesi, Karanlık Kilise, Kızlar ve Erkekler Manastırı, Aziz Barbara Kilisesi, Yılanlı Kilise, Çarıklı Kilise yer alır. Manastır eğitim sisteminin başladığı yer olarak kabul edilen müzede bulunan kiliseler iki yöntem ile boyanmıştır; kaya yüzeyi düzeltilerek üzerine yapılan boyama ve kaya üzeri secco ya da fresko tekniği ile boyama.
Nevşehir ili merkez ilçesi Kaymaklı beldesinde yer alan Kaymaklı Yeraltı Şehri’nin ilk katı erken döneme tarihlenir. Sekiz katlı olan yeraltı şehrinin diğer bölümlerinin Roma ve Bizans dönemlerinde oyulduğu bilinir. Kayalara oyularak yapılmış olan şehir içerisinde su mahzenleri, odalar, salonlar, şarap mahzenleri, havalandırma bacaları, mutfaklar, erzak depoları, su kuyuları, kilise, tehlikeler durumunda kapıların kapanabilmesi için sürgü taşları yer alır. Yeraltı şehrinin günümüzde dört katı görülebilir.
Nevşehir ili Avanos ilçesinde yer alan Zelve Açık Hava Müzesi, işlenmesi kolay yumuşak tüflerden meydana gelen peribacalarına sahiptir. 7.yy’dan sonra bölgeye yerleşen Hıristiyanlar tarafından peribacaları oyularak konut, manastır, kilise gibi yapılar hayata geçirilmiştir. 9-13.yy’da bölge Hıristiyanların dini merkezlerinden biri olur. Türklerin zaman içerisinde Anadolu’ya yerleşmesiyle yapılar hayvan barınağı, depo ve ev olarak kullanılır. 1952 yılında bölge tamamen boşalır ve 1967 yılında açık hava müzesi olarak kullanılmaya başlar.
Nevşehir ili Avanos ilçesi Özkonak kasabasında konumlanan yeraltı şehri, İdiş Dağı’nın kuzey yamacında yer alır. Günümüzde yer altı şehrinin yalnızca temizlenmiş olan bölümleri ziyarete açıktır.
13. yy’da yaşamış olan ünlü Türk düşünürü Hacı Bektaş Veli’nin türbesi, Nevşehir ili Hacıbektaş ilçesinde yer alan Hacı Bektaş Veli Müzesi’nde bulunur. Türbenin, Hacı Bektaş Veli ile Gazi Osman’ın yakınlıklarından ötürü, Hacı Bektaş'ın anısına Orhan Bey tarafından Mimar Yanko Madyan’a yaptırılmış olabileceği düşünülür. Bazı görüşler ise 1385 yılında Seyyid Ali Sultan’ın türbeyi yaptırmış olduğu yönündedir. Türbe süslemeleri Selçuklu dönemi mimari özelliklerini yansıtır.
Müze olarak kullanılan külliye içerisinde Nadar Avlusu, Dergah Avlusu, aş evi, mihman evi, meydan evi, kiler evi, Hazret Avlusu, kızılca halvet, kırklar meydanı, Güvenç Abdal Türbesi, Balım Sultan Türbesi ve Hacı Bektaş Veli Türbesi yer alır.
Jeolojik dönemde aktif olan Göllüdağı, Erciyes ve Hasan dağlarının püskürttüğü lav ve tüfleri zaman içerisinde rüzgar, sel suyu, akarsu ve göllerin aşındırması ile oluşan peribacalarının tarihi milyonlarca yıl öncesine uzanır. Peribacalarının oyulması ile kiliseler, manastırlar, barınaklar ve yeraltı şehirleri ortaya çıkmıştır. Ağırlıkla Avanos, Göreme ve Ürgüp’te görülen peribacaları, her yıl pek çok yerli ve yabancı turistin akınına uğrar.
Nevşehir ili Derinkuyu ilçesinde yer alan Derinkuyu Yeraltı Şehri yapılırken, içerisinde büyük bir topluluğu barındırırken her ihtiyaçlarına yanıt verecek detaylara hâkim şekilde inşa edilmiştir. Kaymaklı Yeraltı Şehri’nde bulunan mekânlardan farklı olarak Derinkuyu’da vaftiz havuzu, günah çıkartma yeri, misyonerler okulu ve kuyu bulunur. Şehir, sekiz katlıdır.
Nevşehir ili Acıgöl ilçesi yakınlarında konumlanan Tatların Yeraltı Şehri, geniş bir alana yayılır. Diğer yeraltı kentlerinden ayrılan özelliği, kentte tuvaletin bulunmasıdır. Ziyarete 1991’de açılan yeraltı şehrinde geniş mekânlar, fazla sayıda kilise ve erzak deposu olması nedeniyle yapının manastır ya da askeri garnizon olduğu düşünülür. Şehrin küçük bir bölümünün temizlenebilmiş olması sebebiyle yalnızca iki katı geziye açıktır.
Damat İbrahim Paşa Külliyesi’nin bir parçası olan Aşevi ve Sıbyan Mektebi’nin restore edilmesi ile müze 1967 yılında kurulur. Damat İbrahim Paşa Arkeoloji ve Etnografya Müzesi olarak ziyarete açılan müze, 1987 yılında günümüzde bulunduğu yerine taşınır. Arkeolojik ve etnografik iki salona sahip olan müzede pek çok eser sergilenir.
Nevşehir ili Avanos ilçesinde bulunan Güray Müze, kayaya oyularak inşa edilmiş olan bir yeraltı seramik müzesidir. 1600 metrekarelik alana yayılan müze, yerin 20 m altında bulunur. Dünyanın ilk ve tek yeraltı müzesi olarak anılan müzede Antik Eserler Salonu, Modern Eserler Salonu, fuaye ve kafeterya bulunur. Tüm yıl açık olan müze, gün içinde ziyaretçilerini ağırlarken, akşamları konser, seminer, sempozyum gibi farklı etkinliklere ev sahipliği yapar.
Kapadokya’da yer alan en eski kiliselerden biri olarak anılan Avanos Kilisesi’nin inşa tarihi net olarak bilinmemektedir. Kayaya oyularak inşa edilen kilise, mimarisi ile öne çıkar. Duvarlarında haç kabartmaları, süslemeler, Meryem Ana ve Hz. İsa freskleri gözlemlenen kilise dikkat çekicidir. Kilise girişinde zemine oyularak yapılmış bir mezar konumlanır.
Nevşehir ili Avanos ilçesinde yer alan camii, H. 1202 tarihinde onarım geçirmiştir. Bu tarihte onarım geçirdiğinin kayıtlı olduğu Osmanlıca kitabesi ise çalınmıştır. Bir Selçuklu eseri olan, kesme taştan inşa edilen caminin, moloz taştan yapılan kubbeli bölümünün özgün olduğu tahmin edilir. Osmanlılar döneminde caminin genişletildiği ifade edilir. Zaman içerisinde onarımlar geçiren camii, günümüzde ibadete açıktır.
Nevşehir ili Ürgüp ilçesinde yer alan müzenin inşaatına 1968 yılında başlanır, 1971 yılında yapı tamamlanarak ziyarete açılır. Bodrum katı ve giriş kattan oluşan yapıda salonlar giriş katta yer alır. Arkeolojik ve etnografik eserlerin sergilendiği müzede, prehistorik dönemden Osmanlı dönemine kadar birçok eser görülebilir.
Tarihi dönemde, yaşanan yenilgilerin ardından sultanların sığınma noktası yeraltı kentleri sebebiyle Ürgüp olur. Anadolu Selçukluları döneminde IV. Rüknettin Kılıçarslan Moğol yanlısı Selçuklu veziri M. Pervane askerleri tarafından şarabına katılan zehir ile zehirlenmek istenir. Ancak zehir etkili olmaz. Bunun üzerine Kılıçarslan Ürgüp’e sığınır. Ancak yakalanır ve yay kirişi ile boğularak öldürülür. Naaşı Konya’ya götürülür ve sultanların gömüldüğü Kümbethane’ye defnedilir. 1852 yılında Ürgüp halkının talepleri üzerine, Kayseri Valisi Vecihi Paşa tarafından Kılıçarslan’a türbe yaptırılır. Kılıçarslan Gazi Türbesi, bugün Ürgüp ilçesi Temenni Tepesi’nde konumlanır. Türbenin mermer kitabesi, Ürgüp Müzesi’nde yer alır.
Nevşehir ili merkez ilçesinde yer alan camii Sadrazam Damat İbrahim Paşa tarafından 1727 yılında inşa ettirilen külliye, çatısı altında camii, hamam, sıbyan mektebi, medrese, kervansaray, iki adet çeşme ile imareti bulundurur. Yapıların tümü eğimli bir arazi üzerinde yer alır ve tümü kitabeye sahiptir. Kitabelerin hepsi şair Nedim ile Seyyit Vahbi gibi isimler tarafından yazılmıştır ve uzundur. Tarihi yapıların bazıları bugün yapımına uygun haliyle kullanımını sürdürürken; imaret bugün aşevi, sıbyan mektebi günümüzde erzak deposu, medrese ise Damat İbrahim Paşa Halk Kütüphanesi olarak hizmet verir.
Nevşehir ili merkez ilçesi Göreme beldesinde bulunan Göreme Açıkhava Müzesi bölgesi içerisinde yer alır. Haç planlı olarak inşa edilen şapel, merkezi kubbeli ve iki sütunludur; ana ve iki yan apsise sahiptir. Mimari özelliklerinden ötürü yapının 11.yy’ın ikinci yarısında inşa edildiği düşünülür. Duvarlar ile kubbede geometrik, askeri, mitolojik hayvan motifleri yer alır. Şapelde Pantokrator İsa tasviri, ejderha ile savaşan Aziz George ve Aziz Theodore, Azize Barbara sahneleri görülebilir.
Nevşehir ili merkez ilçesi Göreme beldesinde bulunan Aziz Catherine Şapeli, Anna isimli bani tarafından inşa ettirilir. Yapı mimari özelliklerine dayanılarak 11.yy’a tarihlendirilir. Haç planlı olarak inşa edilen şapel, beşik tonozlu, merkezi kubbelidir. Şapel mezara sahiptir. Şapelde madalyonlar içinde kilise babaları, Deesis, at üzerinde Aziz George, Azize Catherine, Aziz Theodore ve diğer azizlerin sahneleri görülebilir.
Nevşehir ili merkez ilçesi Göreme beldesinde bulunan Göreme Açık Hava Müzesi bölgesinde yer alan Yılanlı Kilise, 11.yy’a tarihlenir. Aziz Onuphrius adıyla da bilinen kiliseye kuzey yönünden giriş yapılır. Dikdörtgen planlı ana mekanı olan kilise, beşik tonozludur ve kilisenin ek bölümünde mezarlar yer alır. Kilise tonozunun her iki yanında aziz sahneleri yer alır.
Nevşehir ili merkez ilçesi Göreme beldesinde yer alan Aziz Basil Şapeli, Göreme Açık Hava Müzesi bölgesinin girişinde konumlanır. Yapı, 11.yy’a tarihlenir. Nef, dikdörtgen planlı ve üç apsislidir. Şapel narteksinde mezar çukurları görülür. Şapelde Hz. İsa’nın hayatına dair sahneler ile aziz tasvirleri görülür.
Nevşehir ili merkez ilçesi Göreme beldesinde yer alan kilise, girişinde yer alan Aziz Eustathios tasvirinden dolayı bu ismi alır. Kilisede 1148/1149 tarihleri görülür. Yapı, mimari özellikleri çerçevesinde 10.yy sonuna tarihlendirilir. Dikdörtgen planlı ve iki nefli olan kilise, mimari özelliklerinden dolayı ilçede yer alan tek iki nefli kilise olarak bilinir. Ürgüp’de bulunan Kırk Şehitler Kilisesi ise çevre bölgedeki diğer iki nefli kilise olarak anılır. Hz. İsa’nın hayatından sahneler ile aziz tasvirleri kilisede görülür.
Nevşehir ili merkez ilçesi Göreme beldesinde bulunan Çavuşin Kilisesi, İmparator Nicephorus Phocas adına yaptırılır ve 964-965 yıllarında kayaya oyulduğu düşünülür. Tek nefli ve üç apsisli olan kilisede İncil ve Hz. İsa’nın hayatından sahneler görülür.
Hacıbektaş ilçesi Bala mahallesinde bulunan Bektaş Efendi Türbesi, kitabesine göre 1603 yılında Osmanlı döneminde inşa edilmiştir. Kesme taştan yaptırılmış olan türbenin, yuvarlak kemerinin altında kitabesi bulunur. Türbede bulunan pencerelerde ayetler görülür. Bitkisel motifli kalem işi süslemeler ve yıldız motifli süslemelerin de bulunduğu türbe, 1975 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından onarımdan geçirilmiştir.
Ürgüp ilçesi yakınında konumlanan kilise, iki neflidir. Kilisenin 1216 yılında Selçuklular döneminde boyandığı belirtilir. Kilisenin girişi güney cephenin batı kısmında yer alır. Hz. İsa’nın hayatından sahneler ile aziz tasvirleri kilisede görülür.
Ürgüp ilçesinde yer alan Kültür Müzesi, Göreme Otel binasının restorasyonun ardından müzeye dönüştürülmesiyle hizmete girer. Kapadokya’da yaşayan halkın geleneksel yaşam biçimleri canlandırılarak müzede ziyaretçilere gösterilir. Kayaların nasıl oyulup kilise ve ev haline getirildiği, tarım hayatı, pekmez yapımı, halı ve kilim dokumacılığı, Türk Hamamı, kumaş baskı teknikleri, eski bir köy meydanı, köy odası, kız isteme geleneği, kına gecesi merasimi ve gelin odası müzede ziyaretçilerin görebilecekleri bölümlerdir.
Ürgüp ilçesi Yeşilöz köyünün kuzeyine büyük bir kaya kütlesine oyularak inşa edilmiş olan kilisenin inşa tarihi net olarak bilinmemektedir. Araştırmacılar yapıdaki resimlerin tarihlendirilmesinde 10. yy’ın ikinci yarısı ile 11. yy’ın ikinci yarısı arasında ayrılır. Yapının tarihlenmesi konusunda ise 11-12.yy konusunda ayrım söz konusudur. Aziz Theodore adına yapılmış olan T planlı kilisenin naos bölümünü örten kubbenin bir bölümü yıkıktır ve koruyucu cam örtü ile örtülüdür. Peygamber ve aziz tasvirleri kilisede görülür.
Ürgüp ilçesinde Pancarlık Vadisi’nde konumlanan kilise, tek nefli ve tek apsisli kilisedir. 11.yy’ın ilk yarısına tarihlenen kilise freskleri iyi korunmuştur. İncil’den sahneler ve aziz tasvirlerinin yer aldığı freskler dikkat çeker.
Gülşehir ilçesinde konumlanan yapının 1896 yılında inşa edildiği belirtilir. Kesme taştan inşa edilmiş olan yapı, 4 sütunlu ve 3 nefli olarak yaptırılmıştır. Yapı içerisinde bitkisel motifli freskler görülür. Camiye ön giriş ile minare ilerleyen yıllarda eklenmiştir.
Gülşehir ilçesinde bulunan Karavezir Camii, 18.yy’da Karavezir Seyid Mehmet Paşa tarafından inşa ettirildiği belirtilir. Yapı, Kurşunlu Camii olarak da adlandırılır. Medrese ve çeşmelerin de yer aldığı külliyenin bir parçası olan camii, Osmanlı mimarisinin özelliklerini taşır. Medrese bugün kütüphane olarak hizmet verir.
Acıgöl ilçesinde yer alan Hicim Baba Türbesi’nin 17.yy’da inşa edildiği düşünülür. Tüf taşından inşa edilmiş olan yapı, tonozla örtülüdür. Üst örtü nedeniyle zaman içerisinde yapıda tahribatlar meydana gelmiş ve yapının orijinal yapısında değişiklikler olmuştur.
Avanos ilçesi Özkonak beldesinde yer alan manastır, zaman içerisinde tahribata uğrar ve bazı bölümleri yıkılır. Freskleri zaman içerisinde harap olur. Sağında ve solunda tonozlu odaların yer aldığı yapı, 1997 yılında restore edilir.
Ürgüp ilçesinde yer alan caminin Karamanoğulları döneminde 14.yy’da inşa edilmiş olabileceği ifade edilir. Medrese, kümbet ve Hızır Bey türbesi ile beraber Taşkınpaşa Külliyesi’nin çatısı altında yer alan caminin kitabesi yerinde olmamasından ötürü inşa tarihi hakkında kesin bilgi mevcut değildir. Kümbet ile türbe kitabelerinin tarihleri 1342 ile 1355 yıllarıdır. Bu sebeple 14.yy’da inşa edildiği düşünülür. Geniş bir avlu içerisinde konumlanan camii, mimari yapısıyla dikkat çeker. 1940’ta döneminin ahşap işçiliğini yansıtan mihrap ile minberi Ankara Etnografya Müzesi’ne taşınır. Restorasyondan geçirilmiş olan medrese, bugün kütüphane olarak kullanılır.
Nevşehir ili merkez ilçesinde bulunan türbe, 18. yy’da Nevşehir ilinde yaşadığı belirtilen Hasan Emmi’ye aittir. Zamanın önemli din adamlarından olan Hasan Emmi’nin türbesi sıklıkla ziyaret edilir. Dairesel plana sahip olan türbe içerisinde güney yönünde sanduka yer alır. Türbe üst kısımda yedi pencereye sahiptir.
Nevşehir ili merkez ilçesinde yer alan Kara Camii, 1716 tarihinde inşa ettirilir. Osmanlı döneminde yaptırılan camii, kitabeye sahiptir. Harime giriş sağlayan kapısı üzerinde de bir kitabesi bulunur. Döneminin mimari özelliklerini yansıtan camii, üç bölümlü son cemaat yeri, harim bölümü, silindirik gövdeli minare ve bir çeşmeye sahiptir. Camii mihrabı ve minberi taştan yaptırılmıştır.
Gülşehir ilçesinde yer alan ve Osmanlı döneminde yapıldığı düşünülen tarihi türbe, dikdörtgen planlı olarak inşa edilmiştir. Yapı çatısı tahrip olmuştur.
Nevşehir ili Ürgüp ilçesi Ayvalı köyünde konumlanan camide 1292 tarihli bir levha yer alır. Ancak caminin kesin inşa zamanının bu tarih olmadığı düşünülür. H.1292 tarihine eşdeğer olan M.1875 tarihine ait mimari yapıların özellikleri ile camii benzerlik göstermemektedir. Camii avlusunda yer alan çeşme 1993 yılında yaptırılmıştır. Camii günümüzde ibadete açıktır.
Nevşehir ili Ürgüp ilçesinde yer alan camii, üzerinde yer alan levhaya göre H. 1410 tarihinde inşa edilmiştir. Kesme taştan yaptırılmış olan camii, minare ile minbere sahip değildir.
Merkez ilçede yer alan Ekşisu Mesire Alanı’nın içerisinde bulunan Horhor Şifalı Havuzu, maden suyu ile ilgi çeker. Maden suyu bol miktarda demir minareli içerir. Maden suyu havuzunun, çeşitli rahatsızlıklara şifa olduğu rivayet edilir.
Nevşehir ili merkez ilçesi Göreme beldesinde bulunan Göreme Tarihi Milli Parkı, doğa harikası güzelliği ile görenleri büyüler. Erciyes ile Hasan dağlarından gelen tüflerin rüzgâr ve su aşındırmasıyla oluşan kaya şekilleri, Kalkolitik dönemden bu yana Kapadokya’da yerleşim mekânları oluşmasına fırsat tanımıştır. Hıristiyanlığın ilk birkaç yüzyılı içerisinde Göreme beldesine yerleşen Hıristiyanlar, bölgede pek çok ibadet merkezini hayata geçirmiştir. Göreme Tarihi Milli Parkı, UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alır.
Uçhisar’dan Göreme’ye uzanan, güvercin yuvalarıyla bezenen yaklaşık 4100 m uzunluğundaki vadi, Güvercinlik Vadisi olarak anılır. Bölgede yer alan güvercin gübreleri uzun yıllar tarım alanında kullanılmıştır. Etkileyici bir manzara sunan vadide, nazar boncuklarının asılı olduğu dilek ağaçları yer alır. Seyir tepesinde yer alan ağaçların uğur getirdiğine inanılır ve nazar boncuğu asılır. Fotoğraf çekmeyi sevenlere nefes kesen manzaralar sunan Güvercinlik Vadisi, trekkingsever doğa tutkunları için de en uygun alanlardan biridir.
Şifalı suları ile sağlık turizminde önemli bir yere sahip olan Kozaklı Kaplıcaları, Nevşehir ili Kozaklı İlçesinde konumlanır. Pek çok otel ve motelin yer aldığı yer aldığı bölgede belediyeye ait kaplıcalar da yer alır.
Acıgöl ilçesinde yer alan Maar Gölü, 1966 tarihinde göl kaynağı olan Acıgöl’ün alınması ile kurur. Kış aylarında artan yağış ve karın erimesi ile suyla bezenen göl, yaz aylarında sıcaklar ile yine kurur. Gölde gerçekleştirilen kazı çalışmalarında geyik boynuzları ortaya çıkarılır ve bugün boynuzlar Nevşehir Müze Müdürlüğü’nde ziyaretçilere sergilenir.
Sadrazam Damat İbrahim Paşa tarafından inşa ettirilen hamam, günümüzde hizmet vermeyi sürdürür. Tarihi hamam zaman içerisinde onarımlar geçirmiştir. Hamamda yer alan şadırvan, Damat İbrahim Paşa Dönemi’nden günümüze ulaşmıştır.
Hamamın soğuk bölümünde iki kitabe yer alır. H.955 ve H.1081 tarihli olan kitabeler, hamamın 16.yy’da inşa edilmiş olabileceğine işaret eder. Hamamın 19. yy’da ise Nafız Paşa’ya atfedilerek yenilendiği düşünülür. Erkekler ve kadınlar olarak iki bölüme sahip olan hamam günümüzde kullanılmamaktadır.