Şehir merkezinde kente hakim bir tepede kurulmuş olan Kütahya Kalesi, Antik Çağ itibariyle Kütahya’da hakimiyet kurmuş medeniyetlere tanıklık etmiştir. Bizanslılardan kalma surlarla çevrilidir. Kale üç kısımdan oluşur. Yukarı, aşağı ve iç kale, şehrin seyir terasıdır. Kütahya Kalesi, kesme ve moloz taştan yapılmış olup bugüne dek pek çok defa onarılmış ve günümüze kadar olabildiğince özgün bir şekilde ulaşmıştır. Kalede bulunan iki mescid, çeşme ve kır kahvesi, Cumhuriyet Dönemi’nde yaptırılmıştır.
Ulu Camii, şehir merkezinde yer alan Osmanlı camilerinden biridir. İnşası, Yıldırım Bayezid zamanında başladığı için Yıldırım Bayezid Camii adıyla da anılır. 1401 tarihinde ibadete açılan kutsal mekan, 1893’te II. Abdülhamit Dönemi’nde kapsamlı bir onarımdan geçerek şimdiki halini almıştır. Ana yapının üzeri yan yana iki kubbe ile kapatılmıştır. Halen ibadete açık olan Kütahya Ulu Camii’nin tek şerefeli bir minaresi vardır.
Tarihi Kütahya Konakları, 19. yüzyıldan kalma ahşap detaylı klasik Türk evleridir. Tarihi konak kültürünü tam manası ile yansıtan kagir yapılarda, çıkma balkon ve ahşap detaylar dikkat çeker. Genellikle iki ya da üç katlı olan konaklar, şehir merkezinde Meydan Mahallesinde görülebilir.
Aizanoi Antik Kenti, Çavdarhisar ilçesinde Kocaçay’ın (Penkalas) yakınlarında keşfedilmiş bir Frig şehridir. Yüksek bir tepede kurulmuş olan bu kent, oldukça iyi durumda olan bir Zeus Tapınağı’na ev sahipliği yapar.
Romalıların da popüler yerleşim alanlarından biri olan Aizanoi, antik tiyatro, staydum, hamam, dünyanın ilk ticaret borsasına ait bina, macellum, nekropol, tapınak ve köprü gibi yapılardan oluşan önemli bir şehirdir. Bu yapıların kalıntıları halen antik kentte görülebilir. Aizanoi Antik Kenti’nin simgelerinden Amazonlar Lahdi, Kütahya Arkeoloji Müzesi’nde koruma altına alınmıştır.
Roma Köprüsü, Aizanoi Antik Kenti içinde bulunur. Antik Çağ’daki isimi Penkalas olan Kocaçay’ın üzerindeki tarihi köprü, Penkalas Köprüsü adıyla da bilinir. Tamamen taştan yapılmış, beş gözlü ve yuvarlak kemerlidir. Bugüne kadar gelebilmiş olan yapı, yakın zamanda yenilenmiş olup hala kullanılmaktadır.
Şehir merkezindeki Börekçiler Mahallesinde yer alan Jeoloji Müzesi, 16. yüzyıldan kalma Şengül Hamamı’nda 2008’den bu yana hizmet verir. Türkiye’nin maden kaynakları bakımından en zengin topraklarında kurulmuş olan Kütahya için özel bir müzedir. Müzede, Kütahya’dan çıkarılan maden örnekleri, porselen üretimine dair malzemeleri sergilenir.
Çini Müzesi, 14. yüzyıl itibari ile Kütahya ve İznik’te yapılmış pek çok çini objeye ev sahipliği yapar. Germiyanoğulları beylerinden II Yakup’un 1411’de yaptırılmış külliyenin imaret binasında hizmet verir. 1999’dan bu yana ziyaretçilerini karşılayan Çini Müzesi’nde II. Yakup’un çini kaplama sandukasının yer aldığı türbe bölümü görülmelidir.
Kent merkezinde bulunan Kütahya Hava Er Eğitim Tugay Komutanlığı’nın 1937 tarihinde İngilizler tarafından inşa edilmiş Hangar binasında hizmet verir. Anadolu Kültür Sanat ve Arkeoloji Müzesi’nde çini ve taş eserler, arkeolojik objeler, sikke ve yağlı boya tablolar sergilenir.
Kütahya Mevlevihanesi, şehir merkezinde yer alır. 14. yüzyılda inşa edilmiş olan kutsal mekan, bugüne kadar büyük onarımlardan geçmiştir. Günümüzde Dönenler Camii adı ile bilinen ibadethanede, halen cami olarak kullanılır. Semahane ve derviş hücreleri, eski mevlevihaneden bugüne kadar ulaşan bölümlerdir.
Şaphane’de yer alan tarihi Kocaseyfullah Cami, ilçe merkezindedir. 1400’lü yıllarda Germiyanoğulları tarafından inşa edildiği tahmin edilen kutsal mekan, hala ibadete açıktır. Kocaseyfullah Camii’nde mihrabın iki yanında, cami ile beraber yapıldığı tahmin edilen deprem izleme düzeneği vardır. Şaphane Ulu Camii olarak da anılan tarihi yapı, yüzyıllar öncesinde sahip olduğu bu sistemle büyük bir hayranlık uyandırır. Cami, ahşap olması nedeniyle 1970 Gediz depreminde de hasar görmemiştir.
Şehir merkezindeki Seyitömer köyünde höyük, Eski Tunç Devri’nden bu yana yerleşim yeri olarak kullanılmıştır. Hititlerden kalma sur kalıntıları, demir işlemek için kullanıldığı düşünülen fırın kalıntıları barındıran Seyitömer Höyük’te, Romalılardan kalma heykel ve çeşitli objeler keşfedilmiştir. Buluntular, Kütahya Arkeoloji Müzesi’nde sergilenir.
Müze, Şehir merkezinde yer alan Umur bin Savcı Medresesi veya Vacidiye Medresesi olarak bilinen tarihi yapıda hizmet verir. 1314 tarihli kesme taştan yapılan medresenin tarihi havası eşliğinde sergilenen eserler, Kütahya ve civarında yaşam sürmüş medeniyetler hakkında fikir verir. Kütahya Arkeoloji Müzesi’nde, Geç Miyosen Dönemi itibari pek çok obje ve tarihi eser görülebilir. Seyitömer Höyük’ten elde edilen buluntular da burada yer alır. Müzenin en dikkat çeken parçası, Amazonlar Lahdi’dir. Oldukça sağlam durumda olan Lahit, Grekler ve Amazonlar arasında yaşanmış savaşı tasvir eden kabartmalarla bezelidir.
Hürriyet Çeşmesi, Merkez ilçedeki Zafer Meydanı’ndadır. Üç parçalı çeşmenin kabartmalarla süslenmiş alınlığı vardır. Osmanlılardan kalma çeşmenin inşa tarihi bilinmemektedir.
Lajos Kossuth Müzesi, 18. yüzyıldan kalma bir evde hizmet verir. Macar Evi olarak da bilinen tarihi ev, 1850 - 1851 tarihleri arasında Macar bağımsızlık savaşının öncülerinden Lajos Kossuth ve ailesine ev sahipliği yapmıştır. Burada, Kosssuth’un eşyaları, el yazısıyla yazdığı Türkçe mektupları sergilenir. Geleneksel Türk Kütahya evlerine örnek olan Kossuth Evi Müzesi, Macaristan Anayasa tasarısının hazırlandığı yerdir. Güzel bir bahçesi olan iki katlı ahşap evde 7 oda bulunur.
Kent Tarihi Müzesi, Anadolu medeniyetlerinin yerleşim yeri olan Kütahya’nın tarihine yakinen tanıklık etmek isteyenlere pek çok eseri görme şansı sunar. Müze, şehir merkezindeki Germiyan Sokakta bulunan 1912 tarihli Şapçızade ve Karaca Konakları’nın yenilenmesi ile kurulmuştur. Müzede Hititlerden Osmanlılara kadar pek çok Anadolu uygarlığına dair belge ve objeler, kente özgü zanaat ürünleri, Kütahya’nın geleneksel yaşamını anlatan canlandırmalar görülebilir.
Şehir merkezinde yer alan Rüstem Paşa Medresesi, 16. yüzyıldan kalma tarihi yapılardan biridir. Osmanlı Devri mimari örneklerinden biri olan medrese, Kanuni Sultan Süleyman’ın baş veziri Rüstem Paşa tarafından 1550’de inşa ettirilmiştir. Zamanla tahrip olan yapı, onarılmış olup günümüzde Kütahya’ya özgü el sanatlarının sunulduğu bir kültür merkezi ve çarşısı olarak hizmet verir.
İlçe merkezinde, Tavşanlı Belediyesi’nin yanında, eskiden belediye olarak kullanılmış tarihi bir konağın 2. katında hizmet verir. Tavşanlı Belediye Müzesi’nde, Tunç Devri itibariyle bölgeye dair birçok etnografik ve arkeolojik obje görülebilir. El dokuma kilimler ve sikkeler, müzenin en dikkat çeken parçalarındandır.
İnşa tarihi bilinmeyen Tavşanlı Ulu Camii, ilçe merkezinde yer alır. Osmanlı Dönemi eserlerinden biri olduğu tahmin edilen kutsal mekan, tuğla ve kesme taştan yapılmış, bir büyük kubbe ve 8 yarım kubbe ile süslenmiştir. Caminin iç kısmı yer yer, çini ve kabartmalarla donatılmıştır.
Dumlupınar’da yer alan İlk Hedef Anıtı, Başkumandan Meydan Muharebesi’ne ithafen 1972’de yapılmıştır. Mustafa Kemal Atatürk’ün 1 Eylül 1922’de “Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!” emrini verdiği karargahın olduğu yerde, bugün Atatürk’ün ileriyi işaret eden bronz heykeli bulunur.
Gediz Abidesi, Abide köyünde yer alan bir Kurtuluş Savaşı anıtıdır. Yunanların İzmir’e ilerleyişini durdururken şehit olan askerlerin adının yazdığı dört yüzlü abidenin boyu 3 metredir. Etrafı korkuluklarla çevrelemiş mermer anıt, yakın tarihte onarılmıştır. Abidenin iki yüzünde, Osmanlıca yazılmış kitabe görülebilir.
Domaniç’im Çarşamba köyünde yer alan kutsal mekan, Osmanlı İmparatorluğu’nun kurucusu Osman Gazi’nin babaannesi Hayme Ananın kabrine ev sahipliği yapar. 1886’da II. Abdülhamit zamanında yeri bulunan kabir, türbe haline dönüştürülmüştür. Türbede, her eylülün ilk Pazar gününde Hayme Anayı Anma ve Göç Şenlikleri düzenlenir.
Altıntaş ilçesinin 15 km uzağında yer alan Çakırsaz Hanı, 13. yüzyıla ait olduğu tahmin edilen Selçuklu Dönemi yapısıdır. Taştan inşa edilmiş han, yuvarlak kemerli bir kapıya sahiptir. Üç sahanlı kapalı planlı bu yapı, tonozlu bir tavanla kapatılmıştır. Tarihi han, 2008 senesinde aslı muhafaza edilecek şekilde onarılmış olup hala ayaktadır.
Eğrigöz Kalesi, Emet ilçesinde yükselen aynı isimli dağın yamacında kurulmuştur. Roma Dönemi’ne ait olan bu kale, duvar kalıntıları ile günümüze kadar gelebilmiştir. Eflak Prensi III. Vlad, namıdiğer Kazıklı Voyvoda’nın bu kalede hapsedildiği rivayet edilir. Koruma altına alınan Eğrigöz Kalesi, bu yönüyle oldukça ilgi görür.
Gazanfer Ağa Hamamı, Gediz ilçesinin Eskigediz beldesinde yer alır. 16. yüzyıldan kalma tarihi mekan, dikdörtgen planlı olarak taştan yapılmış, yuvarlak kemerli ve kafesli pencerelerle aydınlatılmıştır. Kiremit kaplı kubbesi, çokgen bir kasnak üzerine yerleştirilmiştir. Tarihi hamam, aslına sadık kalınarak restore edilmiştir.
Balıklı Tekkesi, kent merkezindeki Balıklı Mahallesindedir. 14. yüzyıldan kalma tarihi yapı, yuvarlak kemerli bir kapıya sahiptir. Kubbe ve çatısı kiremitle kaplı tarihi tekke, onarımdan geçirilmiş olup “Kitap Kahvesi” adı altında kütüphane olarak ziyarete açılmıştır.
Molla Bey Camii, Kütahya’nın merkezindeki Pirler Mahallesinde yer alır. Moloz taş ve kiremitten yapılma kutsal mekan, 1855 senesinde inşa edilmiştir. Avlusunda 19. yüzyılda yapıldığı tahmin edilen bir kütüphane bulunur. Çeşitli onarımlarla günümüze kadar gelebilmiş bu yapı, hala ibadet açıktır.
Şehir merkezindeki Balıklı Mahallesine konumlu tarihi hamam, 16. yüzyılda inşa edilmiş tipik bir Osmanlı hamamıdır. Çifte hamam olarak tasarlanmış mekan, kesme taş ve tuğladan yapılmıştır. Çokgen bir kasnak üzerine yerleştirilmiş kubbesi, iç mekanda tonozlarla desteklenmiştir. Balıklı Hamamı, özgün haline sadık kalınarak restore edilmiş olup günümüzde de hizmet verir.
Simav’a bağlı Cuma Mahallesinde yer alan Ulu Camii, 1425 senesinde inşa edilmiştir. Kesme taştan yapılma cami, sekiz köşeli kasnak üzerinde yükselen kurşun kaplama kubbeye ve tuğla bir minareye sahiptir. Mihrabı çini ile kaplı yapının kapı ve pencereleri yuvarlak kemerli olarak tasarlanmıştır. Mimar Sinan’ın kalfası olan Süleyman Çavuş’un 1551 senesinde camiyi onardığı bilinir. Kutsal yapı, hala ibadete açıktır.
Simav Belediyesi Kent Müzesi, 1926 tarihli Osmanbey ilköğretim Okulu’na ait binanın restore edilmesi ile kapılarını açmıştır. Müzede, Kütahya ve Simav’a özgü pek çok etnografik obje, giysi ve ev eşyası sergilenir. İki katlı müze binası, sivri ve yuvarlak kemerli pencerelerle aydınlatılmıştır. Ön cephesi çini ile kaplı tarihi mekan, şehri yakından tanımak isteyenler için rehber niteliğindedir.
Simav’ın Yağıllar köyünde yer alan tarihi köprünün Osmanlı padişahlarından II. Bayezid Dönemi’nde yapıldığı tahmin edilir. Simav Çayı’nı süsleten taştan yapılma köprünün tek gözü ve yuvarlak bir kemeri vardır. Günümüze kadar farklı dönemlerde elden geçirilerek sağlam kalabilmeyi başarmıştır. Yağıllar Köprüsü, halen yaya kullanımına açıktır.
Dokuzgözler Köprüsü, Simav ilçesinde yer alır. Taştan örülmüş köprüye dokuz adet yuvarlak kemerli göz açılmıştır. Tarihi yapının Germiyanoğulları Dönemi’ne ait olduğu tahmin edilir. Yakın tarihte elden geçirilen ve Dokuzgöz Köprüsü olarak da anılan bu yapı, hala kullanılmaktadır. Tarihi dokusunu muhafaza eden köprü, şimdilerde pek çok fotoğrafın fonunu süsler.
Babuk Bey Hamamı, Simav’ın Cuma Mahallesinde bulunur. 15. yüzyılda tarihlendirilen bu yapı, Germiyanoğulları Dönemi’nde Babuk Bey tarafından yaptırılmıştır. Yukarı Hamam olarak da bilinen tarihi mekan, 2011 yılında gerçekleşen deprem sonrasında hasar görmüş, yakın tarihte de restore edilerek yeniden ayağa kaldırılmıştır.
Hisar Kalesi, Simav’da yükselen Hisar Tepe üzerinde yer alır. Hisar Tepe Kalesi, Simav Kalesi, Asar Kalesi adlarıyla da anılan tarihi yapının Bizanslılar zamanında inşa edildiği tahmin edilir. Yapı, moloz ve kesme taştan inşa edilmiştir. Burç, sur ve yapı kalıntıları yakın tarihte restore edilmiş ve ayağa kaldırılmıştır. Kale mevkii, şimdilerde Simav’ın seyir balkonu ve mesire alanı olarak kullanılır.
Tavşanlı ilçesinde yer alan Ada Köprüsü, yaklaşık 50 metre uzunluğundadır. Taştan örülmüş köprüye, yuvarlak kemerli 8 göz açılmıştır. 19. yüzyılda inşa edildiği tahmin edilen köprü, 2013 senesinde yenileme çalışmalarına dahil edilmiş olup halen yaya kullanımına açıktır.
30 Ağustos 2003’te ziyarete açılan Dumlupınar Atatürk Karargah Evi, Mustafa Kemal Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı sırasında karargah olarak kullandığı evdir. O yıllara yolculuk etmenizi sağlayan taştan yapılma iki katlı mekan, müze niteliğinde olup Milli Mücadele yıllarına dair pek çok detaya ev sahipliği yapar.
Şehir merkezinde kente hakim bir tepede kurulmuş olan Kütahya Kalesi, Antik Çağ itibariyle Kütahya’da hakimiyet kurmuş medeniyetlere tanıklık etmiştir. Bizanslılardan kalma surlarla çevrilidir. Kale üç kısımdan oluşur. Yukarı, aşağı ve iç kale, şehrin seyir terasıdır. Kütahya Kalesi, kesme ve moloz taştan yapılmış olup bugüne dek pek çok defa onarılmış ve günümüze kadar olabildiğince özgün bir şekilde ulaşmıştır. Kalede bulunan iki mescid, çeşme ve kır kahvesi, Cumhuriyet Dönemi’nde yaptırılmıştır.
Ulu Camii, şehir merkezinde yer alan Osmanlı camilerinden biridir. İnşası, Yıldırım Bayezid zamanında başladığı için Yıldırım Bayezid Camii adıyla da anılır. 1401 tarihinde ibadete açılan kutsal mekan, 1893’te II. Abdülhamit Dönemi’nde kapsamlı bir onarımdan geçerek şimdiki halini almıştır. Ana yapının üzeri yan yana iki kubbe ile kapatılmıştır. Halen ibadete açık olan Kütahya Ulu Camii’nin tek şerefeli bir minaresi vardır.
Tarihi Kütahya Konakları, 19. yüzyıldan kalma ahşap detaylı klasik Türk evleridir. Tarihi konak kültürünü tam manası ile yansıtan kagir yapılarda, çıkma balkon ve ahşap detaylar dikkat çeker. Genellikle iki ya da üç katlı olan konaklar, şehir merkezinde Meydan Mahallesinde görülebilir.
Aizanoi Antik Kenti, Çavdarhisar ilçesinde Kocaçay’ın (Penkalas) yakınlarında keşfedilmiş bir Frig şehridir. Yüksek bir tepede kurulmuş olan bu kent, oldukça iyi durumda olan bir Zeus Tapınağı’na ev sahipliği yapar.
Romalıların da popüler yerleşim alanlarından biri olan Aizanoi, antik tiyatro, staydum, hamam, dünyanın ilk ticaret borsasına ait bina, macellum, nekropol, tapınak ve köprü gibi yapılardan oluşan önemli bir şehirdir. Bu yapıların kalıntıları halen antik kentte görülebilir. Aizanoi Antik Kenti’nin simgelerinden Amazonlar Lahdi, Kütahya Arkeoloji Müzesi’nde koruma altına alınmıştır.
Domaniç’te bulunan Mızık Çamı, asırlık bir anıt ağaçtır. Osmanlıların kurucusu olan Osman Gazi’nin çocukken bu ağacın dallarında kurulmuş salıncakta sallandığı söylenir. Bu nedenle Beşik Çamı adıyla da anılır. 1200 yaşını aştığı tahmin ağaç, Karaçam türü olup dalları kendi çevresini saracak şekilde budaklanmıştır. 1980’de hayati faaliyetleri durmuş olsa da rüzgarın devirdiği yaşlı gövdesi koruma altına alınmıştır ve Domur köyü mevkiinde görülebilir.
Kütahyalı seyyah, bilim insanı ve yazar Evliya Çelebi’nin 1611 senesinde dünyaya geldiği evi, belediye tarafından yeniden inşa edilmiştir. Evliya Çelebi Kültür Sanat Evi olarak hizmet veren sembolik bina, Kara Ahmet Bey Türbesi’nin yanındadır.
Şehir merkezindeki Börekçiler Mahallesinde yer alan Jeoloji Müzesi, 16. yüzyıldan kalma Şengül Hamamı’nda 2008’den bu yana hizmet verir. Türkiye’nin maden kaynakları bakımından en zengin topraklarında kurulmuş olan Kütahya için özel bir müzedir. Müzede, Kütahya’dan çıkarılan maden örnekleri, porselen üretimine dair malzemeleri sergilenir.
Çini Müzesi, 14. yüzyıl itibari ile Kütahya ve İznik’te yapılmış pek çok çini objeye ev sahipliği yapar. Germiyanoğulları beylerinden II Yakup’un 1411’de yaptırılmış külliyenin imaret binasında hizmet verir. 1999’dan bu yana ziyaretçilerini karşılayan Çini Müzesi’nde II. Yakup’un çini kaplama sandukasının yer aldığı türbe bölümü görülmelidir.
Kurtuluş Savaşı sırasında gerçekleşen Başkumandan Meydan Muharebesi’ne ithafen yapılmış Zafer Anıtı, Altıntaş ilçesinin Zafertepeçalköy mevkiinde yer alır. 1964 - 1968 yılları arasında inşa edilen anıt, çapraz şekilde yerleştirilmiş tüfekleri andıran üçgen bloklardan oluşur. Zafertepe Anıtı olarak bilinir.
Kent merkezinde bulunan Kütahya Hava Er Eğitim Tugay Komutanlığı’nın 1937 tarihinde İngilizler tarafından inşa edilmiş Hangar binasında hizmet verir. Anadolu Kültür Sanat ve Arkeoloji Müzesi’nde çini ve taş eserler, arkeolojik objeler, sikke ve yağlı boya tablolar sergilenir.
Kütahya Mevlevihanesi, şehir merkezinde yer alır. 14. yüzyılda inşa edilmiş olan kutsal mekan, bugüne kadar büyük onarımlardan geçmiştir. Günümüzde Dönenler Camii adı ile bilinen ibadethanede, halen cami olarak kullanılır. Semahane ve derviş hücreleri, eski mevlevihaneden bugüne kadar ulaşan bölümlerdir.
Tavşanlı’nın merkezinde yer alan Dedebali Türbesi’nde, 1394 yılında hayatını kaybetmiş kentin ileri gelenlerinden, bilgin Dedebali’nin kabri bulunur. Mülayim Dede veya Hace’ül-Haram olarak bilinen bu zat, Anadolu topraklarının birlik içinde kalmasına ön ayak olmuş, çevrede sevilen biridir. Mülayim Tepe mesireliğinde yer alan Dedebali Türbesi’nin çevresinde havuz vardır.
Şaphane’de yer alan tarihi Kocaseyfullah Cami, ilçe merkezindedir. 1400’lü yıllarda Germiyanoğulları tarafından inşa edildiği tahmin edilen kutsal mekan, hala ibadete açıktır. Kocaseyfullah Camii’nde mihrabın iki yanında, cami ile beraber yapıldığı tahmin edilen deprem izleme düzeneği vardır. Şaphane Ulu Camii olarak da anılan tarihi yapı, yüzyıllar öncesinde sahip olduğu bu sistemle büyük bir hayranlık uyandırır. Cami, ahşap olması nedeniyle 1970 Gediz depreminde de hasar görmemiştir.
Kütahya’nın Merkez ilçesinde yer alan Kara Ahmed Bey Türbesi, dört tarafı açık, kemerli pencerelerle süslenmiş, klasik Osmanlı türbelerindendir. Seyyah, yazar ve bilim insanı Evliya Çelebi’nin dedesi olan Kara Ahmed Bey’in mezarı, Çelebi Seyahatnamesi’ne göre burada yer alır.
Müze, Şehir merkezinde yer alan Umur bin Savcı Medresesi veya Vacidiye Medresesi olarak bilinen tarihi yapıda hizmet verir. 1314 tarihli kesme taştan yapılan medresenin tarihi havası eşliğinde sergilenen eserler, Kütahya ve civarında yaşam sürmüş medeniyetler hakkında fikir verir. Kütahya Arkeoloji Müzesi’nde, Geç Miyosen Dönemi itibari pek çok obje ve tarihi eser görülebilir. Seyitömer Höyük’ten elde edilen buluntular da burada yer alır. Müzenin en dikkat çeken parçası, Amazonlar Lahdi’dir. Oldukça sağlam durumda olan Lahit, Grekler ve Amazonlar arasında yaşanmış savaşı tasvir eden kabartmalarla bezelidir.
1973 tarihli Çinili Cami’yi özel kılan şey, yapının minaresinden kubbesine kadar Kütahya çinisi ile kaplanmış olmasıdır. Sekizgen planlı kutsal mekan, tek kubbeye sahiptir. Ressam ve neyzen Ahmet Yakupoğlu’nun yaptırmış olduğu ibadethane, kent merkezindeki Maltepe Mahallesinde yer alır.
Şehir merkezinde aynı isimli mahallede yer alan Paşam Sultan Türbesi, 14. yüzyılında inşa edilmiştir. Moloz taştan yapılma kutsal mekan, iki kısımdan oluşur. Dört sandukalı türbenin altında mumyalık bölümü dikkat çekicidir. 2001 senesinde restore edilmiş olan türbe, kubbe ile örtülüdür.
Kütahyalı Şair Şeyhi, Hekim Sinan adıyla bilinir. Asıl ismi Yusuf Sinanüddin’dir. Osmanlı Dönemi’nde II. Murat’a hekimlik de yapan şairin Harname ve Hüsrev ü Şirin adlı eserleri oldukça ünlüdür. Hekim Sinan’ın kabrinin, Şair Şeyhi Türbesi’nde olduğu söylenir. Türbenin dört tarafı açık olup üstü kapalıdır, sandukası taş kaplamadır.
Altıntaş ilçesinde, Zafertepeçalköy’de yer alan Şehit Sancaktar Mehmetçik Anıtı, Kurtuluş Savaşı şehitlerine ithafen Mustafa Kemal Atatürk’ün isteği üzerine 1924 - 27 tarihleri arasında yaptırılmıştır. Bir dönem sergilenmek üzere Afyonkarahisar Müzesi’ne taşınan anıt, 1979’da tekrar aynı alana yerleştirilmiştir.
Lajos Kossuth Müzesi, 18. yüzyıldan kalma bir evde hizmet verir. Macar Evi olarak da bilinen tarihi ev, 1850 - 1851 tarihleri arasında Macar bağımsızlık savaşının öncülerinden Lajos Kossuth ve ailesine ev sahipliği yapmıştır. Burada, Kosssuth’un eşyaları, el yazısıyla yazdığı Türkçe mektupları sergilenir. Geleneksel Türk Kütahya evlerine örnek olan Kossuth Evi Müzesi, Macaristan Anayasa tasarısının hazırlandığı yerdir. Güzel bir bahçesi olan iki katlı ahşap evde 7 oda bulunur.
Kent Tarihi Müzesi, Anadolu medeniyetlerinin yerleşim yeri olan Kütahya’nın tarihine yakinen tanıklık etmek isteyenlere pek çok eseri görme şansı sunar. Müze, şehir merkezindeki Germiyan Sokakta bulunan 1912 tarihli Şapçızade ve Karaca Konakları’nın yenilenmesi ile kurulmuştur. Müzede Hititlerden Osmanlılara kadar pek çok Anadolu uygarlığına dair belge ve objeler, kente özgü zanaat ürünleri, Kütahya’nın geleneksel yaşamını anlatan canlandırmalar görülebilir.
Yeşil Camii, kent merkezinin sembollerinden biridir. 1905 tarihinde Kütahya Mutasavvıfı Fuat Paşa tarafından yaptırılmıştır. Kutsal mekanın tek kubbesi vardır. İki sütun üzerine kondurulmuş küçük kubbeli bir girişe sahip olan cami, kabartma ve kalem işi süslemelerle donatılmıştır. Köşk tipi minaresi tek şerefeli olup oldukça zarif bir görüntü sunar.
Kütahyalı şair ve mutasavvıf Sunullah Gaybi’nin türbesi, şehir merkezinde Gaybi Efendi Mahallesindeki Musalla Mezarlığı’ndadır. Kesme taştan yapılma kutsal mekanın üzeri kubbe ile örtülüdür. Kütahyalıların Hüda Rabbim Sultan adıyla andığı zat, son eserini 1676 senesinde kaleme almıştır.
İlçe merkezinde, Tavşanlı Belediyesi’nin yanında, eskiden belediye olarak kullanılmış tarihi bir konağın 2. katında hizmet verir. Tavşanlı Belediye Müzesi’nde, Tunç Devri itibariyle bölgeye dair birçok etnografik ve arkeolojik obje görülebilir. El dokuma kilimler ve sikkeler, müzenin en dikkat çeken parçalarındandır.
İnşa tarihi bilinmeyen Tavşanlı Ulu Camii, ilçe merkezinde yer alır. Osmanlı Dönemi eserlerinden biri olduğu tahmin edilen kutsal mekan, tuğla ve kesme taştan yapılmış, bir büyük kubbe ve 8 yarım kubbe ile süslenmiştir. Caminin iç kısmı yer yer, çini ve kabartmalarla donatılmıştır.
Dumlupınar’da yer alan İlk Hedef Anıtı, Başkumandan Meydan Muharebesi’ne ithafen 1972’de yapılmıştır. Mustafa Kemal Atatürk’ün 1 Eylül 1922’de “Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!” emrini verdiği karargahın olduğu yerde, bugün Atatürk’ün ileriyi işaret eden bronz heykeli bulunur.
Kurtuluş Savaşı Müzesi, Milli Mücadele Dönemi’nde pek çok önemli olaya tanıklık etmiş olan Kütahya’nın Dumlupınar ilçesinde yer alır. 30 Ağustos 1997’den bu yana ziyarete açık olan müzede, Kurtuluş Savaşı’na dair fotoğraf, belge, silah ve kılıç gibi 380’den fazla obje bulunur.
Gediz Abidesi, Abide köyünde yer alan bir Kurtuluş Savaşı anıtıdır. Yunanların İzmir’e ilerleyişini durdururken şehit olan askerlerin adının yazdığı dört yüzlü abidenin boyu 3 metredir. Etrafı korkuluklarla çevrelemiş mermer anıt, yakın tarihte onarılmıştır. Abidenin iki yüzünde, Osmanlıca yazılmış kitabe görülebilir.
Domaniç’im Çarşamba köyünde yer alan kutsal mekan, Osmanlı İmparatorluğu’nun kurucusu Osman Gazi’nin babaannesi Hayme Ananın kabrine ev sahipliği yapar. 1886’da II. Abdülhamit zamanında yeri bulunan kabir, türbe haline dönüştürülmüştür. Türbede, her eylülün ilk Pazar gününde Hayme Anayı Anma ve Göç Şenlikleri düzenlenir.
Yüzbaşı Şekip Efendi Şehitliği, Altıntaş ilçesinin Zafertepeçalköy beldesinde yer alır. 29 Ağustos 1922 tarihinde 14. Süvari Tümenin 3. Alay, 2. Bölük Komutanı Yüzbaşı Şekip Efendi ve askerlerinin işgal ordusu ile çarpışırken şehit düştükleri yerde bulunan şehitlik, 1926 senesinde yapılmıştır. Milli Mücadele Dönemi’nin zafer hikayesini yazan askerlere ithafen hazırlanmış kutsal alan, Altıntaş’a gelenlerin mutlaka ziyaret ettiği noktalardan biridir.
Aziz Dede Türbesi, Altıntaş - Akçaköy’de yer alır. Horasanlı bilginlerden ve şifacılarda biri olan Aziz Dede’nin yaşadığı dönemde birçok kişiyi iyileştirdiği söylenir. Aziz Dede’nin sandukası ile beraber 11 adet daha sandukaya sahip olan türbe, hastalıklarına derman arayan insanlar tarafından sıkça ziyaret edilir.
Sarıkız Mesire Alanı, Domaniç’e yaklaşık 5 km uzaklıkta konumlu Ilıcaksu köyünde bulunur. Yeraltından çıkan suların yarattığı bir göletin çevresinde yer alan mesirelik, huzur verici manzarası ve alabalık tesisleri ile ünlüdür. Sıcaklığı her mevsim 18 derece olan göletin üzerinde ahşap bir köprü bulunur. Burası hem piknik hem de doğa yürüyüşü için uygundur.
Emet ilçe merkezi yakınlarında bulunan kaplıcalar, cilt hastalıkları, eklem ve sindirim rahatsızlıklarının tedavisine destek amacı ile kullanılır. Sülfat, bikarbonat, magnezyum ve kalsiyum açısından zengin olan termal suyun sıcaklığı 43 ile 48 santigrat derece arasında değişir. Emet Kaplıcaları mevkiinde açık ve kapalı termal havuzları ile otel, apart, pansiyon gibi konaklama yerleri ve hamamlar bulunur.
Eğrigöz Kalesi, Emet ilçesinde yükselen aynı isimli dağın yamacında kurulmuştur. Roma Dönemi’ne ait olan bu kale, duvar kalıntıları ile günümüze kadar gelebilmiştir. Eflak Prensi III. Vlad, namıdiğer Kazıklı Voyvoda’nın bu kalede hapsedildiği rivayet edilir. Koruma altına alınan Eğrigöz Kalesi, bu yönüyle oldukça ilgi görür.
Emet Cevizdere Şehitliği, Tavşanlı - Emet yolu mevkiindeki Günlüce köyünde yer alır. 3 Eylül 1922 tarihinde Rauf Yüzbaşı ve askerlerin şehit olduğu bölgede, 1985 senesinde yapılmıştır. Milli Mücadele Dönemi şehitleri adına her yıl burada anma düzenlenir.
Murat Dağı Kayak Merkezi, Gediz ilçesine yaklaşık 30 km uzaklıktadır. Murat Dağı’nın yaklaşık 1450 metre yüksekliğinde kurulmuş olan kayak merkezi, hafta sonlarında kent sakinlerinin buluşma yeri olur. Kayak merkezi, ters lale, orkide ve çuha çiçekleriyle süslenmiş karaçam ormanlarıyla bezelidir. Burada bungalov evler, dinlenme tesisi ve restoran bulunur.
Gazanfer Ağa UIu Camii olarak da anılan kutsal mekan, Eskigediz beldesindeki Kurtuluş Mahallesinde yer alır. Gazanfer Ağa’nın 16. yüzyılda yaptırdığı caminin tek şerefeli bir minaresi ve çokgen kasnak üzerine konmuş bir kubbesi vardır. Tarihi ibadethane, büyük bir onarımın ardından orijinal görüntüsünden uzaklaşmışsa da günümüzde işlevini muhafaza eder.
Balıklı Tekkesi, kent merkezindeki Balıklı Mahallesindedir. 14. yüzyıldan kalma tarihi yapı, yuvarlak kemerli bir kapıya sahiptir. Kubbe ve çatısı kiremitle kaplı tarihi tekke, onarımdan geçirilmiş olup “Kitap Kahvesi” adı altında kütüphane olarak ziyarete açılmıştır.
Molla Bey Camii, Kütahya’nın merkezindeki Pirler Mahallesinde yer alır. Moloz taş ve kiremitten yapılma kutsal mekan, 1855 senesinde inşa edilmiştir. Avlusunda 19. yüzyılda yapıldığı tahmin edilen bir kütüphane bulunur. Çeşitli onarımlarla günümüze kadar gelebilmiş bu yapı, hala ibadet açıktır.
Balıklı Camii, Kütahya’nın merkezindeki Balıklı Mahallesinde bulunur. 13. yüzyıla ait kutsal mekan, Selçuklu sultanlarından II. Gıyaseddin Keyhüsrev Dönemi’nde inşa edilmiştir. Günümüze kadar pek çok kez elden geçirildiği için özgün görüntüsünü kaybetmiştir. Çeşitli eklemelerle genişletilmiş bu yapı, hala ibadete açıktır.
Saadettin Camii, Kütahya’nın merkezinde yer alır. Seadet Camii olarak da bilinen tarihi ibadethane, iki katlı olarak yapılmıştır. Alt katı dükkan olarak kullanılan kutsal mekanın tek şerefeli taş bir minaresi vardır. Birkaç kez yangın sebebiyle zarar görmüş olsa da tamirattan geçerek günümüze kadar gelebilmiştir ve hala işlevini korur.
Kaditler Camii, Kütahya’nın merkezine bağlı Cemalettin Mahallesinde konumludur. 1835 - 36 yıllarında inşa edilmiş iki katlı caminin üst katı 1847 - 48 yıllarında eklenmiştir. İç mekanı çini ve bezemelerle süslenmiş olan kutsal mekanın alt katında bir tane dükkan bulunur. İki sütunlu girişi, kabartma şeklinde yapılmış üçgen alınlığa sahiptir. Tek şerefeli minaresi, 1953 senesinde yapılmıştır. En son 2008 senesinde restore edilen cami, hala ibadete açıktır.
Kent merkezinde yer alan Servi Camii, 14. yüzyılda Germiyanoğulları Dönemi’nde yapılmıştır. Diğer adı Çatal Camii’dir. Kiremitle kaplı kubbeye sahip olan bu cami, kesme taştan inşa edilmiştir. Kare kaide üzerine yerleştirilmiş silindir minaresi, tek şereflidir. Tarihi ibadethane, farklı yıllarda yenilenerek bugüne kadar gelebilmiştir.
Simav’a bağlı Cuma Mahallesinde yer alan Ulu Camii, 1425 senesinde inşa edilmiştir. Kesme taştan yapılma cami, sekiz köşeli kasnak üzerinde yükselen kurşun kaplama kubbeye ve tuğla bir minareye sahiptir. Mihrabı çini ile kaplı yapının kapı ve pencereleri yuvarlak kemerli olarak tasarlanmıştır. Mimar Sinan’ın kalfası olan Süleyman Çavuş’un 1551 senesinde camiyi onardığı bilinir. Kutsal yapı, hala ibadete açıktır.
Gölcük Yaylası, Simav ilçesi sınırları içinde Emet yolu üzerinde yer alır. Krater gölünün çevresinde serpilmiş bu güzel mesirelik, pek çoğu çam ağacından oluşan zengin bir bitki örtüsü ile kaplıdır. Huzur dolu manzarası olan gölde olta balıkçılığı yapılabilir. Yüksekliği 1500 metreyi bulan Gölcük Yaylası, kamp, piknik ve trekking için ideal rotalardan biridir ve aynı zamanda sosyal tesise sahiptir.
Simav Belediyesi Kent Müzesi, 1926 tarihli Osmanbey ilköğretim Okulu’na ait binanın restore edilmesi ile kapılarını açmıştır. Müzede, Kütahya ve Simav’a özgü pek çok etnografik obje, giysi ve ev eşyası sergilenir. İki katlı müze binası, sivri ve yuvarlak kemerli pencerelerle aydınlatılmıştır. Ön cephesi çini ile kaplı tarihi mekan, şehri yakından tanımak isteyenler için rehber niteliğindedir.
Simav’a bağlı Tabakhane Mahallesinde yer alan Nasuhağa Camii, 18. yüzyılın sonlarına doğru Nasuh Ağa tarafından yaptırılmıştır. İlçe merkezinde konumlu tarihi yapı, taştan inşa edilmiştir. Tek şerefeli tuğla bir minareye ve sekiz köşeli kasnağa oturtulmuş kurşun kaplama kubbeye sahiptir. Birkaç defa deprem maruz kalan Nasuhağa Camii, onarıma tabi tutulmuş olup günümüzde de ibadete açıktır.
İlçe merkezinin yakınında yer alan Dumlupınar Şehitliği, Milli Mücadele yıllarının zaferle sonuçlanan Başkomutan Meydan Muharebesi’ne ithafen 30 Ağustos 1992 senesinde düzenlenmiştir. Şehitlikte Üç Komutan Anıtı, Şehit Baba - Oğul Anıtı, Milisler Anıtı, Mehmetçik Anıtı bulunur. 500 tane sembolik mezarın yer aldığı Dumlupınar Şehitliği, ilçeyi gelenlerin ilk uğradığı noktalardan biridir.
Kurtuluş Savaşı’nın Başkomutan Meydan Muharebesi’nde Dumlupınar, Büyük Aslıhanlar köyünde şehit olanlar adına 1995 yılında düzenlenmiş olan şehitlik, 42 şehidin mezarını barındırır. İlçeye yaklaşık 15 km uzaklıkta konumlu kutsal alan, dikilitaş, anıt ve mezarlardan oluşur. Üç Tepeler Şehitliği her yıl 30 Ağustos’ta pek çok kişi tarafından ziyaret edilir.
Başkomutan Tarihi Milli Parkı, Afyonkarahisar ile Kütahya, Dumlupınar arasında yer alır. Dumlupınar ve Kocatepe olmak üzere iki kısımdan oluşan Tarihi Milli Park meşe ağaçlarından oluşan bir ormanlığın içindedir. Dumlupınar bölümünde Kurtuluş Savaşı Müzesi, Dumlupınar Şehitliği, İlk Hedef Anıtı, Atatürk Evi ve ilçede yer alan diğer şehitlikler bulunur. Milli Parkta yer alan Dumlupınar Göleti ve çevresi, piknik yapmak için uygun bir mesireliktir.
30 Ağustos 2003’te ziyarete açılan Dumlupınar Atatürk Karargah Evi, Mustafa Kemal Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı sırasında karargah olarak kullandığı evdir. O yıllara yolculuk etmenizi sağlayan taştan yapılma iki katlı mekan, müze niteliğinde olup Milli Mücadele yıllarına dair pek çok detaya ev sahipliği yapar.
Domaniç’te bulunan Mızık Çamı, asırlık bir anıt ağaçtır. Osmanlıların kurucusu olan Osman Gazi’nin çocukken bu ağacın dallarında kurulmuş salıncakta sallandığı söylenir. Bu nedenle Beşik Çamı adıyla da anılır. 1200 yaşını aştığı tahmin ağaç, Karaçam türü olup dalları kendi çevresini saracak şekilde budaklanmıştır. 1980’de hayati faaliyetleri durmuş olsa da rüzgarın devirdiği yaşlı gövdesi koruma altına alınmıştır ve Domur köyü mevkiinde görülebilir.
Kütahya’nın korunan alanlarından biri olan Vakıf Çamlığı Tabiatı Koruma Alanı, Tavşanlı ilçesinin Vakıf köyündedir. Yaklaşık 685 hektarlık bir alana yayılmış nesli tehlikede olan Karaçam türlerinin oluşturduğu ormanlık, yabani hayvanlar için de muazzam bir yaşam alanıdır. Kente oksijen yayan çamlığın yakınlarından huzurun veren çam kokusu eksik olmaz.
Topuk Yaylası Tabiat Parkı, Domaniç’in Durabey köyü mevkiindedir. Pek çoğu kayın ağaçlarından oluşan zengin bir ormanlık içerisine gizlenmiş göleti ile tablo gibi bir manzaraya sahiptir. Fotoğraf kulüplerinin sık sık gezi düzenlediği Topuk Yaylası, kış mevsiminde karla kaplanarak bambaşka bir güzelliğe bürünür. Temiz hava eşliğinde kamp ve piknik etkinliklerinde tercih edilen tabiat parkı, trekking için de uygundur.
Kaşalıç Tabiatı Koruma Alanı, Domaniç’e bağlı Durabey köyü sınırları içindedir. Karaçam ve kayın ağaçlarının oluşturduğu zengin bir ormanlıktan oluşan bu alan, Karadeniz Bölgesi’nin bitki örtüsü ile benzerlik gösterir. Kaşalıç’ta yabani çilek, armut, böğürtlen, ayı üzümü gibi meyve ağaçlarına da rastlanır.
Yüzlerce yıllık anıt çam ağaçlarıyla bezeli Ebe Çamlığı Kent Ormanı, Domaniç’in Hasantepe mevkiindedir. Mis gibi çam kokusunun sardığı ormanlık, her mevsim büyüleyici bir manzaraya sahiptir. Tabiatın insanlığa armağanı olan bu alanda, doğa yürüyüşü ve piknik yapılabilir, kamp kurulabilir.
Sarıkız Mesire Alanı, Domaniç’e yaklaşık 5 km uzaklıkta konumlu Ilıcaksu köyünde bulunur. Yeraltından çıkan suların yarattığı bir göletin çevresinde yer alan mesirelik, huzur verici manzarası ve alabalık tesisleri ile ünlüdür. Sıcaklığı her mevsim 18 derece olan göletin üzerinde ahşap bir köprü bulunur. Burası hem piknik hem de doğa yürüyüşü için uygundur.
Emet’e bağlı Yeniceköy mevkiinde konumlu Tahtalı Mesire Alanı, ilçe merkezinin yaklaşık 13 km uzağındadır. İlkbahardan sonbahara dek ilçe sakinlerinin buluşma noktası olan bu mesirelik, Tahtalı Göleti’nin çevresindedir. Piknik ve doğa yürüyüşü için elverişli olan Tahtalı mevkii, hoş manzarası ile görenleri kendine hayran bırakır.
Emet’in merkezinden yaklaşık 21 km uzakta, Eğrigöz Dağı’nın eteğinde konumlu Tetik Yaylası, yaz boyunca ilçe sakinleri tarafından mesken tutulur. Zengin bir ormanlığa sahip yaylada, geleneksel yayla evleri bulunur. Kamp ve piknik aktivitelerine uygun olan bu alan, soğuk su kaynakları ile yaz aylarının eşsiz mesireliklerinden biridir.
Gediz’de yükselen Murat Dağı’nın üzerinde bulunan Ocakoğlu Yaylası, eşsiz manzarası ve temiz havası ile doğaseverlerin ziyaret edebileceği rotalardan biridir. Lale, orkide gibi zarif çiçeklerle kaplı yayla, ağaçların gölgesinde dinlenmek isteyenleri buraya davet eder. İlkbahardan sonbahara dek ziyaret alan Ocakoğlu Yaylası’nda çevre sakinlerine ait geleneksel yayla evleri, kamp ve piknik alanları bulunur.
Kent merkezine yaklaşık 25 km mesafede konumlu Enne Barajı Tabiat Parkı, huzur verici manzarası, temiz havası ve zengin ormanlığı ile tabiat tutkunlarının ziyaret edebileceği noktalardandır. Piknik yeri, yürüyüş ve bisiklet yolu, çocuk oyun alanına sahip olan tabiat parkında, kamp yapmaya uygun alanlar da bulunur.
Çamlıca Tabiat Parkı, şehir merkezine yaklaşık 5 km mesafede konumlu bir mesireliktir. Asırlık çam ağaçlarıyla bezeli tabiat parkı, kenti panoramik açıdan gören seyir köşesi ile büyük ilgi görür. Çocuk parkı, yürüyüş yolu, kamp ve piknik alanına sahiptir. Kalabalık organizasyonlar için uygun olan Çamlıca mevkii, doğal su kaynaklarının bereket dağıttığı yemyeşil topraklarında doğaseverleri ağırlar.
Şehir merkezinde konumlu Kütahya Kent Park¸ çay bahçesi, piknik yeri ve çocuk parkı ile Kütahya sakinlerinin sosyalleşme yerlerinden biridir. Süs havuzu, yürüyüş yolu ve yeşil alanları, spor ve dinlenmeye olanak sağlar. İlkbahar ve yaz döneminde pek çok kişi Kent Park’ta bir araya gelir.
Kütahya’nın merkezinde, yüksek bir noktada konumlu olan Kent Ormanı, Göynükören köyü mevkiindedir. Şehre oksijen sağlayan zengin ormanlık, kent sakinlerinin de sıkça ziyaret ettiği mesireliklerden biridir. Yürüyüş parkuru, piknik alanı, seyir terası, çocuk parkı, kameriye ve ahşap masalara sahip olan Kütahya Kent Ormanı, çam ağaçlarının gölgesinde dinlenme ve sosyalleşme imkanı sunar.
Gölcük Yaylası, Simav ilçesi sınırları içinde Emet yolu üzerinde yer alır. Krater gölünün çevresinde serpilmiş bu güzel mesirelik, pek çoğu çam ağacından oluşan zengin bir bitki örtüsü ile kaplıdır. Huzur dolu manzarası olan gölde olta balıkçılığı yapılabilir. Yüksekliği 1500 metreyi bulan Gölcük Yaylası, kamp, piknik ve trekking için ideal rotalardan biridir ve aynı zamanda sosyal tesise sahiptir.
Aslanapa’nın Emrez köyünde yer alan yayla, genişçe bir alanda yemyeşil bir örtü ile kaplıdır. İlçenin bol oksijenli köşelerinden biri olan bu yayla, bahar ve yaz boyunca çevre sakinlerine yaşam alanı olur. Doğaseverlere kucak açan tabii alanda doğal su kaynakları dolaşır. Burada kamp ve piknik yapılabilir; ancak tedarikli gelinmesi önerilir.
Başkomutan Tarihi Milli Parkı, Afyonkarahisar ile Kütahya, Dumlupınar arasında yer alır. Dumlupınar ve Kocatepe olmak üzere iki kısımdan oluşan Tarihi Milli Park meşe ağaçlarından oluşan bir ormanlığın içindedir. Dumlupınar bölümünde Kurtuluş Savaşı Müzesi, Dumlupınar Şehitliği, İlk Hedef Anıtı, Atatürk Evi ve ilçede yer alan diğer şehitlikler bulunur. Milli Parkta yer alan Dumlupınar Göleti ve çevresi, piknik yapmak için uygun bir mesireliktir.
Yemyeşil bir bahçe görünümünde olan Pazarlar ilçesi, sulama amaçlı oluşturulan Pazarlar Göleti çevresinde dinlenir. Pazarlar Göleti Mesire Alanı, seyirlik manzarası ile doğaseverlerin bir araya geldiği noktalardan biridir. Ağaçlarla sarmalanmış göletin etrafı ilkbahar ve yaz mevsimi boyunca kamp kurmaya ve piknik yapmaya müsaittir.
Emet ilçe merkezi yakınlarında bulunan kaplıcalar, cilt hastalıkları, eklem ve sindirim rahatsızlıklarının tedavisine destek amacı ile kullanılır. Sülfat, bikarbonat, magnezyum ve kalsiyum açısından zengin olan termal suyun sıcaklığı 43 ile 48 santigrat derece arasında değişir. Emet Kaplıcaları mevkiinde açık ve kapalı termal havuzları ile otel, apart, pansiyon gibi konaklama yerleri ve hamamlar bulunur.
Murat Dağı Kayak Merkezi, Gediz ilçesine yaklaşık 30 km uzaklıktadır. Murat Dağı’nın yaklaşık 1450 metre yüksekliğinde kurulmuş olan kayak merkezi, hafta sonlarında kent sakinlerinin buluşma yeri olur. Kayak merkezi, ters lale, orkide ve çuha çiçekleriyle süslenmiş karaçam ormanlarıyla bezelidir. Burada bungalov evler, dinlenme tesisi ve restoran bulunur.
Ilıcasu Kaplıcaları, Gediz’e yaklaşık 23 km uzaklıkta, Ilıcasu köyünde yer alır. Şifalı su kaynağının etrafı zengin bir bitki örtüsü ile kaplıdır. Pek çok hastalığın tedavisine destek olan kaplıca suyu, özellikle romatizma gibi eklem rahatsızlıklarında şifa arayanlar tarafından ziyaret edilir. Zengin mineralli termal su kaynağının çevresinde konaklama tesisi bulunur.
Simav’a bağlı Çitgöl beldesinde kaynak bulan şifalı sular, ilçe merkezine yaklaşık 4 km uzaklıkta konumludur. Zengin içeriği ile birçok hastalığın tedavisine yardımcı olan şifa kaynağının çevresi yemyeşil orman örtüsü ile kaplıdır. Kaplıca suyundan yararlanmak isteyenler, bölgede bulunan hamam ya da konaklama tesislerini tercih edebilir.
Büyük hamamları ve konaklama tesisleri ile Kütahya’nın şifa kaynaklarından biri olan Eynal Kaplıcaları, Simav ilçesinde yer alır. Evliya Çelebi’nin seyahatnamesinde de bahsi geçen kaplıca, cilt ve kemik rahatsızlıkları başta olmak üzere birçok hastalığın tedavisine destek amacı ile kullanılır. Pek çok kişi tarafından ziyaret edilen şifa kaynağı, günübirlik aktivitelere de imkan tanır.
Tavşanlı ilçesine yaklaşık 6 km mesafede konumlu Göbel Kaplıcaları, şifalı su kaynakları açısından zengin olan Kütahya’nın termal duraklarından biridir. Kaplıca kaynağı çevresinde apart otel, havuz ve hamam bulunur. Suyun sıcaklığı ortalama 33 derecedir. Termal su, eklem rahatsızlıkları, sindirim sistemi sorunları ve deri hastalıklarının ortadan kaldırılmasına yardımcı olarak kullanılır.
Hisarcık ilçesine bağlı Sefaköy’de yer alan Esire Kaplıcaları, ilçe merkezine yaklaşık 10 km uzaklıktadır. Yaklaşık 51 santigrat derece sıcaklığa sahip olan şifa kaynağı, cilt hastalıkları, romatizma ve sindirim sistemi rahatsızlarının tedavisine yardımcı olarak çevre sakinleri tarafından sıkça ziyaret edilir. Esire Termal Turizm Merkezi’nde konaklama tesisleri, günübirlik olarak kullanılabilen hamam ve havuzlar yer alır.
Kütahya Sera AVM, şehir merkezinde, Eskişehir yolu üzerinde yer alır. Kent sakinlerinin popüler buluşma noktalarından biridir. Yerli, yabancı birçok markanın buluştuğu Sera AVM’de sinema ve çocuk eğlence merkezi bulunur. Kütahya’nın meşhur porselen mağazaları, kafe ve restoranları ile ilgi gören alışveriş merkezi, büyük bir hipermarkete sahiptir.
Kütahya Festiva Outlet, şehrin merkezinde konumludur. Pek çok markanın outlet mağazalarını barındıran alışveriş merkezi, hipermarket ve yapı markete sahiptir. Festiva AVM, yan yana dizilmiş mağazaları ile açık alanda kurulmuştur.