Küçük Ayasofya Camii, Kırklareli ili Vize ilçesinde bulunur. Camii, Gazi Süleyman Paşa Camii olarak da adlandırılır. 6.yy’da kilise olarak inşa edilen ve 14.yy’ın ikinci yarısında camiye dönüştürülen yapı, dikdörtgen plana sahiptir. Üç apsisli olarak taş ve tuğla kullanılarak inşa edilen yapıda minber mevcut değildir. Yapıya mihrap ilerleyen dönemde eklenmiştir. Tek şerefeli bir minareye sahip olan camii, zaman içerisinde onarımlar geçirmiştir. Son olarak 2007 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü camiyi restore etmiştir.
Cedidi Ali Paşa Camii, Kırklareli ili Babaeski ilçesinde yer alır. 1555 yılında Cedid Ali Paşa tarafından inşa ettirilen camii, Koca Sinan’a yaptırılır. Kare planlı ve kurşun kaplı tek kubbe ile örtülü olan camii, 1832 yılında onarımdan geçirilir. İki son cemaat yerine sahip olan caminin tek şerefeli minaresi Balkan Savaşı sırasında yıkılır ilerleyen dönemde yeniden inşa edilir. Camii, günümüzde ibadete açıktır.
Kırklareli ili Babaeski ilçesinde yer alan Taşağıl Köyü Camii, 1907 yılında inşa ettirilir. Dikdörtgen planlı caminin, tuğla yığma duvarlara sahip olduğu düşünülür. Camii, basık kemerli ve sivri kemerli pencerelere sahiptir. Camide iki katlı son cemaat yeri, kadınlar mahfili ve tek şerefeli bir minare bulunur.
Kırklareli ili Babaeski ilçesinde yer alan Babaeski Köprüsü, IV. Murat döneminde inşa edilir. Kesme taştan yapılan köprü, kitabesine göre 1633 yılında inşa edilmiştir. Altı kemerli köprü, günümüzde kullanılmaya devam etmektedir.
Kırklareli ili Babaeski ilçesinde yer alan Alpullu Köprüsü, Sokullu Mehmet Paşa tarafından Mimar Sinan’a inşa ettirilir. 16.yy’da yaptırılan köprü, sivri kemerlidir. Mimar Sinan’ın abide köprüsü olarak tanımlanan yapının, yan kemerlerinde 58 cm, orta kemerlerinde 76 cm’lik taşlar kullanılmıştır. Taşların genişliği değişirken boylarının 2,5 m’ye ulaştığı belirtilir. Beş gözlü köprünün orta açıklığı 20,5 m’dir. Mimar Sinan’ın inşa ettiği, açıklığı en fazla olan köprü olarak bilinir.
Kırklareli ili Babaeski ilçesinde yer alan Ağayeri Köyü Camii, 1897 yılında inşa edilmiştir. Ağayeri köyünde bulunan camii dikdörtgen planlı ve kırma çatılı olarak yapılmıştır. Son cemaat yeri ve kadınlar mahfilinin yer aldığı camii, minareye sahiptir. Geçirdiği onarımlar sonucunda günümüzde bakımlı durumda olan camii, ibadete açıktır.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan Kırklareli Kadı Camii, 1577 senesinde Emin Ali Çelebi tarafından inşa ettirilir. Kare planlı olarak inşa edilen camii, Emin Ali Çelebi Camii olarak da anılır. Camii, 2007 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından aslına uygun olarak restore edilmiştir. Camii günümüzde ibadete açıktır.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan Dekovil (ray aralığı 60 cm ya da daha kısa olan demir yolu) Odası, 1910-1912 inşa edilmiştir. Tren Garı içerisinde yer alan yapı, tek katlı, dikdörtgen planlı ve kiremit kaplıdır. Günümüzde yapı sağlam durumdadır.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan Karahıdır Anıtı, 1914 yılında Mutasarrıf İbrahim Süreyya tarafından Karahıdır anısına yaptırılmıştır. Karahıdır, 1444 yılında gerçekleşen Varna Muharebesi’nin Türkler tarafına sonuçlanmasını sağlamıştır.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan Seyfioğlu Tabyası, savunma amaçlı olarak 1877 yılında inşa edilir. Osman-Rus Savaşı’ndan önce yapılan tabya, yarım ay şeklinde inşa edilmiştir. Toprak dolgu ile örtülü olan tabyalarda pencereler yer alır. Yapıda cephanelikler, mahzen olarak kullanılan binalar, top yatakları yer alır. Tabya, hendeklerle korunmuştur. Günümüzde yapı harap durumdadır.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan Beyazıt Camii, 16. yy’da inşa edilir. Caminin aynı yüzyılda Güllabi Ahmet Paşa tarafından yeniden yaptırıldığı belirtilir. Tarihi camii, günümüzde ibadete açıktır.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan Hızırbey Hamamı, 1383 yılında Köse Mihalzade Hızırbey tarafından inşa ettirilir. Hacı Hüseyin Ağa’nın 1683 yılında onarttığı hamam, günümüzde işlerliğini sürdürmektedir.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan Kapan Camii, 1640 yılında Karaca İbrahim Bey tarafından inşa ettirilir. Karaca İbrahim Bey Vakfı’na ait olan camii, Karaca İbrahim Bey Camii olarak da adlandırılır. Kare planlı olarak inşa edilen camii, kesme taş örgülü tek şerefeli bir minareye sahiptir. Caminin günümüzde sahip olduğu minare 1958 yılında yapılan onarımda inşa edilir. 2007 tarihinde Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından aslına uygun olarak restore edilen camii, günümüzde ibadete açıktır.
Karakaş Bey Camii, Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alır. 1628 yılında Karakaş Hacı Mehmet Bey tarafından inşa ettirilen camii, moloz taştan kare planlı olarak inşa ettirilmiştir. Camiin tek şerefeli minaresi kütüğe kadar yıkılmış, ardından kalan bölüm yenilenmiştir. Camii zaman içerisinde geçirdiği onarımlar sonucunda orijinal görünümünü yitirmiştir. Günümüzde ibadete açıktır.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan Niğdeli Şehit Ethem Onbaşı Anıtı, 1967 yılında, 1912 Balkan Savaşı’nda Taş Tabya’da şehit olan Ethem Onbaşı anısına yaptırılır. 19 yaşında Niğde ilinden gelip Kırklareli ilindeki birliğe katılan Ethem Onbaşı, Taş Tabya’daki makineli tüfek mevziinde arkadaşları şehit olduktan sonra savaşmaya devam etmiş ve ardından şehit olmuştur.
Hızır Bey Camii, Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alır. Büyük Camii olarak da adlandırılan ibadethane, 1383 yılında Köse Mihalzade Hızır Bey tarafından inşa ettirilir. Caminin dikdörtgen planlı son cemaat yeri 1824 yılında Aydoslu Hacı Yusuf Paşa tarafından onarımdan geçirilir. 1887 yılında yapı, Tosunoğlu Ali Efendi tarafından tekrar onarttırılır. Kare planlı yapı, tek şerefeli minareye sahiptir. 2007 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından aslına uygun olarak restore edilmiştir.
Kırklareli ili merkez ilçesi Üsküpdere köyünde yer alan Üsküpdere Camii, 1904 yılında inşa ettirilir. Dikdörtgen planlı yapı, ahşap tavanlı, sivri kemerli pencereli ve tek şerefeli minarelidir. Camii, günümüzde ibadete açıktır.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan Kavaklı Merkez Camii, 1914 yılında inşa edilmiştir. Dikdörtgen planlı olarak inşa edilen camiye kuzey cepheden giriş yapılır. Camii minaresi batı yönündedir ve 1943 yılında inşa edilmiştir. Zaman içerisinde geçirdiği onarımlar sonucunda camii orijinal yapısını yitirmiştir. Günümüzde camii ibadete açıktır.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan Kırk Şehitler Anıtı, Kırklar Tepesi konumunda bulunur.
Anıt, 1363 yılında Türk ordusunun Bizanslılardan Kırklareli’ni almaları sırasında şehit düşen Kırk Akıncı anısına yaptırılır. Anıt, 1960 yılında Kırklareli İmar Derneği tarafından yaptırılmıştır.
Kırklareli ili Merkez ilçesinde yer alan Taş Tabya, 1890 yılında inşa edilir. Osmanlı-Rus Savaşı’ndan sonra savunma amaçlı olarak inşa edilen tabyada hücre odalar, yemekhane, depolar, yemekhaneye yer verilmiştir.
Kırklareli ili Vize ilçesinde yer alan Aya Nikola Manastırı, Kıyıköy kasabasında konumlanır. Bizans döneminden günümüze kalan manastırın zemin katında kilise bulunur. Manastırın altında ayazma bulunurken, üst katında ise keşişlere ayrılmış bir bölüm yer alır. Ayazmaya kilisenin kuzey yönünden merdivenle inilir. Manastır günümüzde görülebilmektedir.
Merkez ilçe Çağlayık köyü yakınında yüksek bir tepede konumlanan kalenin duvar kalıntıları görülür. Moloz taş ve kireç harcından yapılmış olan duvarlar farklı tuğlalardan örülmüştür. Kale harap durumdadır.
Mezar olarak kullanılan, dikine ve yatay kaya levhalardan üstü kapatılarak oluşturulan dikdörtgen yapılar dolmenler tarih öncesinden günümüze ulaşan anıtlardır. Merkez ilçe Geçitağzı köyünde yer alan dolmen MÖ 1200-800 yıllarına tarihlendirilir. Tek odalıdır ve taşta kare yapılı delik görülür. Tek taşı dışında diğer taşları yerindedir.
Kırklareli ili merkez ilçesinde sık görülen dolmenlerden biri Ahmetçe köyü Dışbudak deresi mevkiinde yer alır. MÖ 1200-800 yıllarına tarihlendirilen dolmen, tek odalıdır ve dramos bölümünün sağ taşı ile ön taşı yoktur.
MÖ 1200-800 yıllarına tarihlenen dolmen, Kırklareli ili merkez ilçesi Erikler köyü Taşlık mevkiinde yer alır. İki odalı olan dolmenin dramos bölümü, güney ile kuzeydoğusundaki taşları yoktur. Mezar odasının ortasındaki taşta delik yer alır.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan ve Geç Osmanlı-Erken Cumhuriyet dönemine tarihlenen tarihi un fabrikası tuğla hatıllı moloz taş duvara sahiptir. İki girişe sahip olan fabrikanın ana girişi Sancaktar caddesinde yer alır. İki yöne meyilli beşik çatı ve üzeri alaturka kiremit kaplı olan yapı, günümüzde kullanılmamaktadır.
Kırklareli ili merkez ilçesi Karakoç köyünde yer alan Keçikale Kalesi, yapımı sırasında bazı cephelerinde kayalık alanlardan faydalanılmıştır. Kalede böylece doğal savunma sisteminden faydalanılmıştır. İki burçlu kale, ana giriş ile beraber iki girişe sahiptir. Ana girişin yanındaki kule kalıntıları korunmuştur.
Kırklareli ili merkez ilçesi Düzorman köyünde yer alan kalenin kalın duvar kalıntıları görülür. Ağırlıkla yok olmuş olan kale surunun dışında bir yapı kalıntısı daha yer alır.
Kırklareli ili merkez ilçesi Demircihalil köyü Burunucu mevkiinde yer alan Trak Kalesi, dik bir tepede konumlanır. Kalenin bulunduğu alanın güney yönünde duvar kalıntıları, kuzeybatı yönünde nehre inen merdiven izleri görülür.
Kırklareli ili merkez ilçesinde bulunan ve Beyazıt Camii Çeşmesi olarak da adlandırılan yapı, kesme taş ile yapılmış tek kemerli ve tek yüzlü bir çeşmedir. Caminin tamiri sırasında 1622 yılında Güllabi Ahmet Paşa tarafından Beyazıt Camii’nin batı yönüne yaptırılır. 2008 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından camii ile birlikte restorasyondan geçirilen çeşme bugün kullanılmaya devam eder.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan çeşme, 19.yy’ın sonlarında yaptırılır. İki cepheli olarak yaptırılan çeşmenin bugün tek cephesi kullanılır. Çeşmenin cadde yönünde bulunan iki musluğu işlerlik gösterir.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan çeşme, Hacı Süleyman tarafından 1844 yılında yaptırılır. Osmanlı döneminde yaptırılan çeşme, kesme taştan ve kare planlı olarak inşa ettirilir. Tek cepheli ve sivri kemerli nişe sahip olan çeşmenin musluğu ayna taşı üzerinde bulunur. Çeşme geçmişte pazar yerinde konumlanırken, günümüzdeki yerine taşınır. Çeşmeye oturmaya taşı ilerleyen dönemde eklenmiştir.
Merkez ilçede konumlanan çeşme, 19.yy’ın ikinci yarısına tarihlenir. Eski Hapishane yapısına bitişik olan çeşme, adını yapıdan alır. Kare planlı ve iki cepheli olan çeşmenin bugün tek cephesi kullanılır. Yuvarlak kemerli nişe sahip olan çeşmenin günümüzde tek musluğu işler.
Kırklareli ili merkez ilçesinde bulunan çeşme, 1905 yılında Kayserili Hacı Hasan Ağa tarafından yaptırılır. Zaman içerisinde onarımlar geçiren çeşme özgün formunu yitirmiştir. Çeşme günümüzde kullanılmaya devam eder.
Çeşme, Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alır ve 1568-69 yılları arasında Köse Mihalzade Ali Bin Hızır Bey tarafından yaptırılmıştır. Tek cepheli ve dikdörtgen planlı olan çeşme, kesme küfeki taştan inşa ettirilir. Sivri kemerli nişe sahip olan çeşmede tek musluk mevcuttur.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan çeşme, 1772 yılında Kayserili Hacı Hasan Ağa tarafından yaptırılır. Dikdörtgen planlı olarak yaptırılan çeşmenin yuvarlak kemerli nişi içerisinde musluğu yer alır. Aynı zamanda çeşme kemerinin üzerinde inşa ile onarım kitabesi görülür.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan çeşme, 19.yy’ın ikinci yarısında inşa edilmiştir. Dikdörtgen planıyla tek cepheli olarak inşa edilen çeşmenin basık kemerli nişinde musluğu yer alır. Çeşme zaman içerisinde geçirdiği onarımlar ile özgün formunu yitirmiştir.
Merkez ilçede yer alan eski çeşme günümüzde kullanılır. Sivri kemerli ve tek cepheli olan çeşme, haznelidir. Sivri kemerli, yalaklı ve aynalı olan çeşmede motifler görülür. Çeşme geçirdiği onarımlar ile özgün formunu kaybetmiştir.
Kırklareli ili merkez ilçesi Yoğuntaş köyünde konumlanan kalenin, Makedonya Kralı II. Filip zamanında inşa ettirildiği belirtilir. Kalenin aynı zamanda Helenistik, Roma, Bizans, Yunan ve Persler döneminde de kullanıldığı ifade edilir. Moloz taş ve kireçten inşa edilen kalenin batı yönündeki burcu ile sur duvarlarının bir kısmı ayaktadır. Güney yönünde ise sarnıç olduğu tahmin edilen, üzeri yıkık durumda olan bir yapı konumlanır.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan çeşmenin günümüze kitabesi ulaşır. Kitabede Tahir Ağa’nın kerimesi Esma Hanım tarafından H. 1254/M. 1838-1839 yılında yaptırıldığı yer alır. Tahrip olan çeşme günümüzde kullanılmamaktadır.
Babaeski ilçesinde yer alan konak, 19.yy’dan günümüze ulaşır. Bugün zemin katı dükkan ve üst katı kafeterya olarak kullanılan konak oldukça iyi durumdadır. Semiz Ali Paşa Külliyesi ile karşılıklı olan konak, bir balkona sahiptir. Çatısı kırma marsilya kiremit kaplıdır ve gizlidir.
Babaeski ilçesinde yer alan okul binası, 1914 yılında Kaymakam Tevfik Gür tarafından inşa ettirilir. Dikdörtgen planlı ve tek katlı olan okul binası, ahşap çatılı olarak yaptırılır. Zaman içerisinde onarımlar geçiren yapı, günümüzde iyi durumdadır. Yapı, Babaeski Belediyesi Atatürk Kültür Merkezi olarak hizmet verir.
Demirköy ilçesinde yer alan Fatih Dökümhanesi, yapılan kazı çalışmaları ile ortaya çıkarılmış ve Osmanlı döneminden günümüze ulaşmıştır. Tarihte Samakocuk Dökümhanesi olarak da adlandırılan dökümhane, ortalama olarak 10 bin metrekare alana yayılır. Dökümhane o dönem bölgenin madencilik açısından önemli olması nedeniyle açılır. Ne zaman inşa edildiği konusunda kesin bir bilgi mevcut değildir ancak kaynaklarda ismi 16.yy’dan itibaren geçmeye başlar. 15-19.yy arasında aralıksız üretim yaptığı, II. Mahmud zamanında iyi duruma getirildiği, ardından bir yangın geçirdiği, yangının ardından ise onarılıp 19.yy’ın sonuna dek hizmet vermeyi sürdürdüğü belirtilir. Surlarla çevrili olan ve dört adet burcu bulunan dökümhanede yapılan kazı çalışmalarında çivi, gülle, mermi, mıh, sikke ve seramik parçaları ortaya çıkarılır. Dökümhane içerisinde mescit, hamam, demir fırınları gibi yapılar ortaya çıkarılmıştır.
Demirköy ilçesinde yer alan Fatih Dökümhanesi’ne yaklaşık olarak 250 m uzaklıkta konumlanan Küçük Dökümhane, Osmanlı döneminden günümüze ulaşır. Kesin olarak inşa tarihi bilinmemektedir. 2003-2006 yılarında yapılan kazı çalışmaları sonucunda dökümhanede demir fırını, bakır fırını, su gücüyle çalışan düzenekler ortaya çıkarılır.
Demirköy ilçesi Orhaniye mahallesi Dolapdere mevkiinde yer alan dolmen MÖ 1200-800 yıllarına tarihlendirilir. Tek odalı olan dolmenin üst kapağı, üç yan taşı görülür. Ruh deliği ve dramos bölümü mevcut değildir. Dolmen bugün özel bir mülkiyetin bahçesinde konumlanır.
Demirköy ilçesinde yer alan köprü Geç Osmanlı dönemine tarihlendirilir. Rezve deresi üzerinde yer alan köprü kesme taştan üç kemerli olarak yapılmıştır. Köprünün bugüne yalnızca tek kemeri sağlam olarak ulaşmıştır.
Demirköy ilçesi Sislioba köyünde yer alan kalenin surlarının bir kısmı ile güneydoğu yönündeki burcunun bir bölümü ayaktadır. Roma döneminde yapıldığı ve Bizans döneminde de kullanılmış olabileceği tahmin edilir.
İğneada’da yer alan ünlü Limanköy Feneri, Karadeniz’in en batısında bulunan deniz feneri olarak bilinir. 1866 yılında Fransızlara inşa ettirilen fener, Fransız Feneri olarak da isimlendirilir. Günümüzde fenerin alt katı özel bir işletme tarafından restoran olarak hizmet verir.
Demirköy ilçesi Sivriler köyünde yer alan kale bölgeye hakim bir tepede konumlanır. Yaklaşık olarak 5 m yüksekliğe sahip olan kale duvarları moloz taş ve kireç harcından inşa edilmiştir. Kalenin pek çok yerinde kaçak kazı çukurları görülür.
Demirköy ilçesi Boztaş köyü Yiğitbaşı yolu üzerinde yer alan nekropol alanı Erken Demir Çağı-MS 3 yy arasına tarihlendirilir. Köye yakın konumdaki ormanlık alanda yükseklikleri 1-4 m arasındaki yaklaşık otuz tümülüs şeklinde mezar tepesi görülür. Mezar tepelerinin iyi korunmuş durumda olduğu belirtilir.
Demirköy ilçesi Sarpdere köyü Gökyaka sınırında bulunan nekropol alanında, tümülüsler ile benzer özellikler taşıyan mezar tepeleri görülür. Mezar tepelerinin boyutları 1-2 m arasında değişir. Birçoğu defineciler tarafından tahrip edilmiştir.
Kofçaz ilçesi Yeni mahalle Tatar yokuşunda yer alan dolmen dolmen MÖ 1200-800 yıllarına tarihlenir. Tek odalı olan dolmenin dramos bölümü taşları eksiktir ancak geri kalan taşlar yerindedir. Dolmenin doğu yönündeki taşının üst kısmı ise kırıktır.
Topçular köyünün güneybatısında konumlanan dolmenin büyük kısmıyla sağlam durumdadır. Dolmenin çevresinde geç dönemlere ait mezarlar görülür.
Malkoçlar köyünde yer alan ve günümüzde tahrip olmuş olması sebebiyle kullanılmayan tavla (at beslenen yer), tek mekanlıdır. Çatısı bulunmayan, yaklaşık 4 m uzunluğunda duvarlara sahip olan yapının girişi güney yönündedir. Geçmişte binaya gümrük çalışanlarının atlarını bağladıkları ifade edilir.
Kofçaz ilçesi Malkoçlar köyü Delikli Taş mevkiinde konumlanan dolmenin geçmişte tek odalı olduğu tahmin edilir. Üst taşı bulunmayan dolmenin yan taşları ise yatık formdadır. Tarla içerisinde yer alan dolmen günümüzde dağınık durumdadır.
Kofçaz ilçesi Malkoçlar köyü Yemişken kule mevkiinde bulunan dolmen iki odalıdır. Üst taşı devrik iken yan taşları ise yatık biçimdedir.
Sokullu Mehmet Paşa tarafından 1569-70 yıllarında Mimar Sinan’a yaptırılan külliye, camii, türbe, sıbyan mektebi, medrese, kütüphane, çarşı, hamam ve kervansaraydan meydana gelir. Bugün kervansaray büyük ölçüde yok olmuştur. Gösterişli caminin minaresi depremler ve Bulgar işgali sırasında zarar görmüş olması sebebiyle yıkılır. 1932 yılında ise yeniden yaptırılır. Külliyenin diğer yapıları ise korunarak günümüze ulaşmıştır.
Lüleburgaz ilçesi Cedidi Müslüm Bey mahallesinde konumlanan çeşme, 1667 yılında IV. Mehmet tarafından inşa ettirilir. Çeşme bu sebeple IV. Mehmet Çeşmesi ve Orta Çeşme isimleriyle de anılır. Dört cepheli olan çeşme günümüzde kullanılmayı sürdürür.
Roma ve Bizans döneminden günümüze kaldığı tahmin edilen kaleden günümüze bir kısım sur kalıntıları ulaşmıştır. Yaklaşık olarak 6 m yüksekliğe sahip olan duvarlar tuğla ve moloz taş ile örülüdür. Kalıntılar çevresinde yapılaşma mevcuttur.
Lüleburgaz ilçesine 1917 yılında yaptırılan ve 1920-22 yılları arasında hasar gördüğü tahmin edilen çeşme, 1962 yılında aslına uygun olarak onarımdan geçirilir. 1990 yılında ise çeşme yaşanan bir trafik kazası ile yıkılır ve ardından yeniden inşa edilir. Çeşme anıt görünümündedir ve kitabeleri dikkat çeker.
Lüleburgaz deresi üzerinde konumlanan köprü, 1569-1570 yıllarında Sokullu Mehmet Paşa tarafından Mimar Koca Sinan’a külliye ile beraber inşa ettirilir. Kervan yolu üzerinde bulunan suyu aşmak amacıyla inşa edilen köprü, sağlam işçilikle yapılan köprülerden biriydi. Bugüne ulaşan başarılı Osmanlı yapılarından biri olan köprü, sağlam durumdadır.
Lüleburgaz ilçesi Ertuğrul köyünde yer alan okul yapısı, Cumhuriyet döneminde yapılır. Dikdörtgen planlı olarak inşa edilen yapıya kuzeybatı yönünden giriş yapılır. Zemin ve bodrum katı bulunan yapının çatısı kırma üzeri marsilya kiremit kaplıdır. Eski okul binası bugün kullanılmamaktadır.
Lüleburgaz ilçesi Ayvalı köyü Burgaz yolunda yer alan tümülüs Erken Demir Çağı ile MS 3.yy arasına tarihlendirilir. Köy meydanının 900 m güneydoğu yönünde tarla içerisinde bulunan tümülüs 6-7 m yüksekliğinde ve 30-35 m çapındadır.
Lüleburgaz ilçesi Kırıkköy köyünde konumlanan tümülüs, tarla içerisinde yer alır. Tümülüs yaklaşık olarak 3,5 m yüksekliğinde, 20-25 m çapındadır. Tümülüs 1. Derece arkeolojik sit alanı ilan edilmiştir.
Lüleburgaz ilçesi Ayvalı köyü Çifte höyük mevkiinde bulunan tümülüs tarla içerisinde yer alır. Yaklaşık olarak 7 m yükseklikte ve 35-40 m çaptadır. Bölgede iki tümülüs bulunur. Bu tümülüs güney yönünde konumlanandır.
Lüleburgaz ilçesi Ayvalı köyü Çifte höyük mevkiinde bulunan tümülüs tarla içerisinde yer alır. Yaklaşık olarak 8 m yükseklikte ve 35-40 m çaptadır. Bölgede bulunan iki tümülüsün kuzey yönünde olanıdır.
Lüleburgaz ilçesinde yer alan köprünün 16.yy’dan günümüze ulaştığı tahmin edilir. Osmanlı döneminde inşa edildiği ve Mimar Sinan tarafından yapıldığı belirtilen köprü, Büyükkarıştıran deresi üzerinde konumlanır. Yedi gözlü olan köprü, günümüzde kullanılmaya devam eder.
Lüleburgaz ilçesi Karaağaç köyü Sarpça mevkiinde konumlanan tümülüs Erken Demir çağı ile MS 3.yy’a tarihlenir. Karaağaç köyünün yaklaşık olarak 3 km güneybatı yönünde konumlanan tümülüs ortalama 4 m yüksekliğe ve 20 m çapa sahiptir.
Lüleburgaz ilçesinde yer alan Emrullah Efendi Ortaokulu’nun caddeye bakan yüzünde bulunan tarihi çeşmenin Şehzade Cemaleddin Efendi tarafından 1919 yılında yaptırıldığı belirtilir. Bugün çeşme kitabeye sahip değildir. Zaman içerisinde çeşmenin kurnası ve büyük bölümü yol altında kalır. Tarihi çeşme sağlam durumdadır.
Lüleburgaz ilçesi Oklalı köyü Köyiçi mevkiinde konumlanan caminin Geç Osmanlı döneminde inşa edildiği ifade edilir. Dikdörtgen planlı olarak yapılmış olan caminin güneybatı yönünde minaresi konumlanır. Camiye kuzeydoğu yönünden giriş yapılır. Mihrabı sade iken, minber ve vaaz kürsüsü halen yerindedir. Camii avlusunda kırık Osmanlı dönemine ait mezar taşları görülür. Camii günümüzde kullanılmamaktadır.
Erken cumhuriyet döneminde inşa edilmiş olan Lüleburgaz ilçesi Seyitler köyü tren istasyonu binası, bölgenin tarihi yapılarından biridir. Bugün bu güzergâh üzerinde seferler yapılmadığı için yapı kullanılmamaktadır.
Lüleburgaz ilçesinde bulunan tarihi Cephanelik Binası, kitabesine göre H.1318/M.1900 tarihinde inşa edilmiştir. Kitabenin üzerinde II. Abdülhamid’in tuğrası görülür. İki odadan meydana gelen cephaneliğin dış kısmı almaşık duvar tekniği, iç kısmı tuğla ile yapılmıştır. Yapının sıvaları yer yer dökülmüştür. Sıvalarından bazı dönemlerde onarım geçirdiği anlaşılır. Genel olarak cephanelik sağlam durumdadır.
Lüleburgaz ilçesi Kayabeyli köyünde konumlanan tren istasyonu bodrum ve zemin kattan oluşur. Dikdörtgen planlı olan yapının net olarak inşa tarihi bilinmemektedir. Edirne-İstanbul hattı üzerinde bulunan yapı, günümüzde kullanılmamaktadır.
Lüleburgaz ilçesinde yer alan ve erken cumhuriyet dönemine tarihlenen değirmen, ateş tuğlası ve kerpiç tuğladan inşa edilmiştir. Dikdörtgen planlı olarak yapılmış olan değirmen, tek katlı bir yapıdır. Yapı günümüzde atıl durumdadır.
Lüleburgaz ilçesi Ahmetbey beldesinde yer alan tümülüs, Erken Demir çağı ile MS 3.yy arasına tarihlendirilir. Tümülüs yaklaşık olarak 8 m yüksekliğinde ve 40-45 m çapındadır. Tümülüsün bulunduğu alan 1. derece arkeolojik sit alanı ilan edilmiştir.
Lüleburgaz ilçesi Yenibedir köyü Murattepe mevkiinde konumlanan tümülüs, Erken Demir çağı ile MS 3.yy arasına tarihlendirilir. Tümülüs, Murattepe Tümülüsü olarak da adlandırılır. Yaklaşık olarak 22 m yüksekliğinde ve 115 m çapındadır. Çevresi tarım alanı olarak değerlendirilir. Tümülüsün bulunduğu alan 1. derece arkeolojik sit alanı ilan edilmiştir. Şehirde yer alan en büyük tümülüs olduğu ifade edilir.
Lüleburgaz ilçesi Umurca köyü Şereftepe mevkiinde yer alan tümülüs, yaklaşık olarak 4 m yüksekliğinde ve 30 m çapındadır. Tümülüsün bulunduğu alan 1. derece arkeolojik sit alanı ilan edilmiştir.
Lüleburgaz ilçesinde yer alan istasyon ve ambar binası, bitişik olarak konumlanır. İstasyon Binası dikdörtgen planlı ve ahşap duvar örgülüdür. Zemin ve üzerinde bir katı daha vardır. Ambar Binası da dikdörtgen planlı, tek katlı ve kırma çatılıdır. Yapılar günümüzde sağlam durumdadır.
Lüleburgaz ilçesinde konumlanan yapı, günümüzde kullanılmamaktadır. 1940 yılında kurulmuş olan enstitünün binaları dikdörtgen planlı ve beşik çatılıdır. Enstitü ana bina, kütüphane ve derslik, hamam-çamaşırhane, yatakhane, revir, lojmanlardan meydana gelir. Hamam, çamaşırhane, yangın havuzu günümüze ulaşamamıştır.
Pınarhisar ilçesi Kurudere köyünde yer alan kale, köyün batı yönünde konumlanır. Bölgeye hakim mevkide konumlanan kale, küçük bir yapıya sahiptir. Kale kalıntıları bölgede görülebilir.
Pınarhisar ilçesi Yenice köyünde yer alan çeşme iki kemerlidir. Dikdörtgen planlı olan çeşmenin bir kısmı toprak altındadır. Çeşmenin altında iki adet yalak yer alır.
Pınarhisar ilçesi Yenice köyünde bulunan çeşme, meydanda yer alır. Dikdörtgen planlı olan çeşme kesme taştan inşa edilmiştir. Çeşmenin bir kısmı kaldırımın altında kalmıştır. Çeşme kemerinin kilit taşında gülce motifi görülür.
Pınarhisar ilçesi İslambeyli köyünün kuzeyinde konumlanan, baş ve ayak taşı şeklinde dikilmiş ortalama 2.5 m yüksekliğe sahip iki adet menhir (dikili mezar taşı) yer alır. Çevresi mezar şeklinde duvar ile örülüdür.
Pınarhisar ilçesi Akören köyü parkında yer alan tarihi çeşme yıkılmış ve yerine günümüzdeki çeşme yapılmıştır. Tarihi çeşmenin kitabesi ise yeni çeşmeye yerleştirilmiştir. Çeşmenin kitabesi H. 1294 tarihlidir.
Pınarhisar ilçesi Akarlar mahallesinde yer alan kilise, kayaya oyularak inşa edilmiştir. Yapının Bizans döneminden kalmış olabileceği tahmin edilir. Kilisenin ön bölümü dikdörtgen planlıdır. Kuzey bölümünde iki haç motifi görülür. Batı bölümünde bir oda yer alır. Bugün kilise kullanılmamaktadır.
Pınarhisar ilçesi Akören köyünde yer alan Akören Camii’nin çeşmesi dikdörtgen planlıdır ve moloz taştan yapılmıştır. Çeşme H. 1193 tarihli kitabeye sahiptir. Günümüzde çeşme harap durumdadır.
Pınarhisar ilçesi Beylik mahallesinde yer alan tümülüs mera alanında yer alır. Bölgede yaklaşık olarak 3 m yüksekliğinde ve 20 m çapında iki adet tümülüs ile ortalama 1 m yüksekliğinde 15 kadar küçük mezar tepesi görülür.
Pınarhisar ilçesi Çayırdere köyünde yer alan kale, bölgeye hakim bir tepe üzerinde konumlanır. Kalenin kalıntıları yaklaşık olarak 60-70 m eninde ve 90-100 m boyundadır. Kalenin kule kalıntısının yaklaşık olarak 100 m uzağında diğer bir kuleye ait temel kalıntıları görülür. Sur duvarlarında kaçak kazı çukurlarına rastlanır.
Pınarhisar ilçesi Poyralı köyü Kuşkaya mevkiinde yer alan kaya mezarı, köye yaklaşık olarak 1 km uzaklıkta konumlanır. Bizans döneminden günümüze ulaştığı tahmin edilen kaya zemine oyularak yapılmış olan mezarın üzeri açık, iç kısmı yarıya kadar toprak doludur. Bölgenin defineciler tarafından tahrip edildiği ifade edilir.
Pınarhisar ilçesinde yer alan çeşme, Pınarhisar Kalesi’nin güney yönünde konumlanır. Osmanlı döneminden günümüze ulaştığı ifade edilen çeşme kare planlı olarak kesme taştan yapılmıştır. Tek musluğa sahip olan çeşme yakın zamanda onarımdan geçirilmiştir ve kullanılmaktadır.
Pınarhisar ilçesi Yenice köyünde konumlanan köprünün Roma döneminden günümüze ulaşmış olabileceği tahmin edilir. Tek kemerli olan köprünün büyük kısmı yıkık iken ayakları sağlamdır. Köprü bugün kullanılmamaktadır.
Pınarhisar ilçesinde yer alan ilkokul, tarihi yapısıyla dikkat çeker. 1914 yılında Kaymakam Sadullah Koloğlu’nun girişimi inşa edilmeye başlanan okulun yapım masrafları halk bağışları ile karşılanır. Koloğlu ilerleyen dönemde saraya tayin edilir ve çalışmalar ağırlaşır. Trakya’nın işgalinin ardından Yunanlılar okulun alt katını değerlendirir. Trakya’nın kurtulmasının ardından okul eğitim faaliyetlerine geri döner. Tarihi yapıda bugün eğitim devam eder.
Pınarhisar ilçesi Erenler köyü Köy Kenarı mevkiinde yer alan Tavşanhisar Kale Oyma Kaya Mezarları, Tavşanhisar Kalesi’nin güneydoğu yönünde konumlanır. Kaya zemine oyulan beş adet mezar görülür. Dikdörtgen şeklindeki mezarların ikisi diğerlerine oranla daha büyüktür. Bölgede seramik parçaları göze çarpmıştır.
Pınarhisar ilçesi Çayırdere köyü Baba mevkiinde yer alan tümülüs, ortalama olarak 6 m yüksekliğinde ve 30 m çapındadır. Tümülüsün Erken Demir Çağı ile MS 3.yy arasına tarihlendiği ifade edilir.
Pınarhisar ilçesi İslambeyli köyü Taşköprü mevkiinde yer alan tümülüs, yaklaşık olarak 5 m yüksekliğe ve 20 m çapa sahiptir. Tümülüsün etrafında tarımcılık faaliyetleri gerçekleştirilir. Erken Demir Çağı ile MS 3.yy arasına tarihlendiği belirtilir. Tümülüste kaçak kazı çukurları gözlemlenir.
Kırklareli ili Pınarhisar ilçesinde yer alan kalenin Bizans döneminde inşa edildiği belirtilir. Kale, Osmanlı döneminde onarımlardan geçirilmiştir. Bölgeye hakim bir tepede konumlanan kalenin sur duvarları ve burçlarının bir kısmı görülebilir. Tepede yaklaşık 15 m yüksekliğinde dairesel planlı olan burç, tuğla hatıllı moloz taştan inşa edilmiştir. Üst platformu ise tuğla bir kubbe üzerindedir ve üzeri kemerli kapıları mevcuttur. Yapının yaklaşık olarak 50 m uzaklığında içi sarnıç biçiminde dairesel burç formunda bir kalıntı görülür. Bu kalıntının yakınında ise kalenin sur duvarından bağımsız olarak moloz taş ile örülmüş yaklaşık 10 m yüksekliğinde olan yapının kuzey duvarı görülür.
Pınarhisar ilçesi Çayırdere köyü Baba mevkiinde yer alan tümülüs, yaklaşık olarak 4 m yüksekliğinde ve 20 m çapındadır. Tümülüsün bulunduğu alan 1. derece arkeolojik sit alanı ilan edilmiştir.
Pehlivanköy ilçesi Akarca köyünde yer alan köprünün Osmanlı döneminde yapıldığı tahmin edilir. Yedi kemerli olan taş köprü, Ergene nehri üzerinde konumlanır. Köprü kitabesi kırıktır ve tarih yer almamaktadır. Köprünün mimari yapısı çerçevesinde Osmanlı döneminde ve 16.yy’da inşa edilmiş olabileceği tahmin edilir. Köprü günümüzde de kullanılmaktadır.
Pehlivanköy ilçesinde konumlanan ve geçmişte Toprak Mahsulleri Ofisi olarak kullanılmış olan yapıların 19.yy’dan günümüze kaldığı tahmin edilir. Avlulu, çift katlı olan iki adet yapının duvarları tuğla hatıllı moloz taştandır. Yapılar benzerlik gösterse de ön cepheleri ve çatı sistemlerinde farklılıklar görülür. Günümüzde yapıların bakımsız olduğu ifade edilir.
Pehlivanköy ilçesi Kuştepe köyünde yer alan eski mezarlık alanında Osmanlıca yazılı, fesli, düz ve sarıklı mezar taşları görülür. Mezar tarihleri H. 1320-1337 yılları arasında değişir.
Pehlivanköy ilçesi Yeşilpınar köyünde bulunan eski mezarlık alanında Osmanlıca yazılı, fesli, düz ve sarıklı mezar taşları görülür. Mezar taşları üzerinde okunan en eski mezar taşı tarihinin H. 1315 olduğu ifade edilir. Tarihi mezar taşlarının bazıları sağlam iken bazıları değildir.
Pehlivanköy ilçesinde yer alan Tren İstasyonu’nun 19.yy’dan günümüze ulaştığı ifade edilir. Tarihi yapı günümüze sağlam ve kullanılır durumdadır. İstasyon üç blokludur. Orta yapısı iki kat ve bodrum katından oluşurken, doğu ile batı yapıları tek kat ve bodrum olarak yaptırılmıştır.
Pehlivanköy ilçesi Kumköy köyünde bulunan eski mezarlık alanındaki tepelik bölgede Osmanlıca yazılı, fesli, düz ve sarıklı mezar taşları görülür. Alandaki eski mezar taşının H.1303 tarihli olduğu ifade edilir. Tarihi mezarlık taşlarının çoğu sağlam durumdadır.
Vize ilçesi Akpınar köyü yakınındaki ormanlık alanda yer alan kalenin Osmanlı döneminden günümüze ulaştığı tahmin edilir. Güvenliği sağlamak amacıyla inşa edildiği tahmin edilen kale, kare planlıdır ve iki burca sahiptir. Yapının kalıntıları görülebilir.
Vize ilçesi Kömürköy köyünde yer alan kalenin 19.yy’da inşa edildiği tahmin edilir. Kare planlı olan kale, iki burca sahiptir. Duvarları yaklaşık olarak 4 m, burçları ise 8 m yüksekliğe sahiptir. Kale, Osmançe mevkiinde görülebilir.
Küçükyayla köyünde yer alan ve kayaya oyularak yapılan manastır, yerin ortalama 1 m altında bulunur. Günümüzde harap durumdadır. Doğu-batı yönünde yapılmıştır.
Vize ilçesi Balkaya köyünde konumlanan kale, kare planlı olarak inşa edilmiştir. Bölgeye hakim bir tepeye yapılmış olan kale, güvenliği sağlamak amacıyla yapılmıştır. Kale beden duvarı kalıntıları günümüzde görülebilir.
Vize ilçesi Kıyıköy beldesinde yer alan eski çeşmenin Osmanlı döneminde yapılmış olabileceği tahmin edilir. Kesme taştan yapılmış olan çeşmenin üst örtüsü yıkık durumdadır ve günümüzde kullanılmamaktadır.
Vize ilçesinde yer alan ve Osmanlı döneminde yapıldığı tahmin edilen çeşme, dikdörtgen planlıdır. Çeşmenin net olarak inşa tarihi bilinmemektedir ancak mimari özelliklerinin Osmanlı dönemine işaret ettiği ifade edilir. Aynalık niş üzeri sivri kemerli olan çeşmenin nişi altında kurna ve sekisi ile yalak bölümü yer alır. Çeşme onarımdan geçirilmiştir.
Vize ilçesinde yer alan İmaret yapısının Osmanlı döneminden günümüze ulaştığı tahmin edilir. Kare planlı olarak inşa edilmiş olan yapı tek mekandan meydana gelir. Üst örtüsü kubbeli olan tarihi yapı günümüzde harap durumdadır.
Vize ilçesinde yer alan antik tiyatro, 1995-1997 yıllarında ve 2003 senesinde yapılan kazı çalışmaları sonucunda ortaya çıkarılır. Trakya bölgesinde yer alan tek Roma dönemi tiyatrosu olduğu ifade edilen yapı MS 2.yy’a tarihlenir. Kazılar sırasında Roma, Bizans ve Osmanlı zamanına ait buluntuların da elde edildiği ifade edilir.
Vize ilçesi Evrencik köyü Köyiçi mevkiinde konumlanan çeşmenin Osmanlı döneminden günümüze ulaşmış olabileceği tahmin edilir. Çeşme, tek kemerli, üç muslukludur ve tek musluğu çalışır durumdadır. Batı yönünde yalak bulunan çeşme günümüzde işler durumdadır.
Vize ilçesinde yer alan köprü, Uçmak deresi üzerinde konumlanır. Köprünün Roma veya Bizans döneminde yapılmış olabileceği tahmin edilir. Düzgün kesme taştan yapıldığı belirtilen köprü 1960’ların ardından yol güzergahının değişmesiyle kullanılmamıştır.
Vize ilçesi Korualtı mevkiinde bulunan nekropol alanının Erken Demir Çağı ile MS 3.yy arasında bir döneme tarihlendiği tahmin edilir. Nekropol alanında tümülüs biçiminde mezar tepeleri görülür.
Vize ilçesi Kızılağaç köyü Kiremithane köyünde yer alan kayaya oyma küpler orman içerisinde konumlanır. Küplerin tarih öncesi dönemde günümüze kalmış olabileceği düşünülür. Pitos biçimindeki oyukların ölü gömme veya depolama amacıyla yapılmış olabileceği söylenir. Bölgede ortalama on beş adet küp olduğu ifade edilir.
Vize ilçesi Kıyıköy beldesinde yer alan kalenin Bizanslılar zamanında 6.yy’da inşa edildiği, batı bölümündeki sur duvarlarının 9-10.yy’da onarımdan geçirildiği belirtilir. Kesme taş, tuğla ve moloz taştan inşa edilmiş olan kalenin sur duvarlarının yüksekliği ortalama 10-12 m’ye kadar ulaşır. Bölge 1. derece arkeolojik sit alanı ilan edilmiştir.
Vize ilçesi Kaz Limanı mevkiinde konumlanan tümülüs, mera alanı içerisinde yer alır. Tümülüs yaklaşık olarak 4-5 m yüksekliğinde, 25-30 m çapındadır. Tümülüsün defineciler tarafından zaman içerisinde tahrip edildiği ifade edilir.
Vize ilçesi Evrenli köyünde konumlanan tümülüs, belde merkezinde yakında konumda bulunur. Tümülüs yaklaşık olarak 4-5 m yüksekliğinde, 20-25 m çapındadır. Tümülüs 1. Derece arkeolojik sit alanı ilan edilmiştir.
Vize ilçesi Küçükyayla köyünde yer alan tümülüs, köye yaklaşık olarak 500 m uzaklıkta konumlanır. Tümülüs yaklaşık olarak 3-4 m yükseklikte ve 25-30 m çapındadır.
Vize ilçesi Kömürköy köyünde konumlanan kaya küplerinin derinlikleri birbirinden farklıdır. Yaklaşık olarak 1,5-2,5 m arasında derinliğe sahiptirler. Geçmişte depolama veya mezar olarak kullanıldığı tahmin edilen küpler, pitos formundadır ve yaklaşık olarak yirmi adettir.
Vize ilçesi Küçükyayla köyünde yer alan Pala Hasan Eski Yerleşim Alanı ve Kaya Küpleri,
kayaya oyma odalardan meydana gelir. Odaların birinde görülen kemikler, geçmişte mezar olarak kullanılmış olabileceği izlenimi verir. Doğu yönünde yer alan kayaya oyulu bir diğer odanın yine mezar veya depo amaçlı kullanıldığı tahmin edilir.
Vize ilçesi Balkaya köyünde yer alan eski yerleşim alanında kalıntılar görülür. Yaklaşık olarak 4 cm kalınlığında taşların yer aldığı ifade edilen ormanlık alan seramik parçalarının da bulunduğu belirtilir.
Vize ilçesi Evrencik köyüne yakın konumda yer alan kaya küpleri yaklaşık olarak elli adettir. Dairesel formdaki küpler pitos biçimindedir ve farklı derinliklere sahiptir. Tarihte depo ya da mezar olarak kullanılmış olabileceği düşünülür.
Vize ilçesi Küçükyayla Köyü Çeşmeler mevkiinde yer alan kaya küpleri, yaklaşık olarak yirmi adettir. Farklı derinliklere sahip olan küpler dairesel biçimdedir.
Kırklareli ili Demirköy ilçesine bağlı olan İğneada, şehrin yoğun ve gürültülü hayatından sıkılanların uzaklaşmak için tercih ettiği eşsiz rotalar arasında bulunur. Şehre yaklaşık olarak 97 km uzaklıkta konumlanan İğneada, denizi, doğası ve ormanları ile ilgi çeker. İğneada Ormanları, mükemmel manzaralar barındırır. Ülkemizde longoz özelliğine sahip olan ormanlık alanlardan birisidir ve içerisinde küçük büyük göllere yer verir.
1866 yılında inşa edilmiş olan ve Türkiye’nin en batısında konumlanan İğneada Feneri de halen ayakta duran tarihi yapılardandır.
Küçük Ayasofya Camii, Kırklareli ili Vize ilçesinde bulunur. Camii, Gazi Süleyman Paşa Camii olarak da adlandırılır. 6.yy’da kilise olarak inşa edilen ve 14.yy’ın ikinci yarısında camiye dönüştürülen yapı, dikdörtgen plana sahiptir. Üç apsisli olarak taş ve tuğla kullanılarak inşa edilen yapıda minber mevcut değildir. Yapıya mihrap ilerleyen dönemde eklenmiştir. Tek şerefeli bir minareye sahip olan camii, zaman içerisinde onarımlar geçirmiştir. Son olarak 2007 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü camiyi restore etmiştir.
Dupnisa Mağarası her yıl on binlerce ziyaretçiyi ağırlar. Kırklareli ili Demirköy ilçesinde yer alan Dupnisa Mağarası, iki kat ve üç mağaradan meydana gelir. 2720 m uzunluğa sahip olan mağaranın üst katı gelişimini tamamlamış olan Kuru ve Kız Mağaraları, alt katı Sulu Mağarası olarak anılır. Gelişimini dört milyon yıldır sürdüren Dupnisa Mağaraları içerisinde akan bir yer altı nehri ve nehir tarafından oluşturulan göller barındırır. Mağarada bulunan damla taşları, sarkıtlar, dikitler, sütunlar etkileyicidir.
Cedidi Ali Paşa Camii, Kırklareli ili Babaeski ilçesinde yer alır. 1555 yılında Cedid Ali Paşa tarafından inşa ettirilen camii, Koca Sinan’a yaptırılır. Kare planlı ve kurşun kaplı tek kubbe ile örtülü olan camii, 1832 yılında onarımdan geçirilir. İki son cemaat yerine sahip olan caminin tek şerefeli minaresi Balkan Savaşı sırasında yıkılır ilerleyen dönemde yeniden inşa edilir. Camii, günümüzde ibadete açıktır.
Kırklareli ili Babaeski ilçesinde yer alan Eskici Baba Türbesi, küfeki taşından yapılmış duvarlara sahiptir ve demirden korkuluklara sahiptir. Türbenin Fatih Sultan Mehmed’in camii önünde rastladığı bir eskiciye ait olduğu rivayet edilir.
Kırklareli ili Babaeski ilçesinde yer alan Osman Baba Türbesi, dikdörtgen planlıdır. Yeşil Baba türbesi olarak da binilen türbe, yeşil renge boyalıdır. Mum yakılıp duaların okunduğu türbede, “Vatan millet uğruna şehit olmuş şu yerde, ermiş bir insansın ki türben zaten bu yerde, cengaver Osman Baba gözükürsün her yerde, türben sanki bir cennet lafın olur her yerde. Yaptıran adam Mustafa’nın damadı Sadık Ercinler” yazısı yer alır.
Kırklareli ili Babaeski ilçesinde yer alan Taşağıl Köyü Camii, 1907 yılında inşa ettirilir. Dikdörtgen planlı caminin, tuğla yığma duvarlara sahip olduğu düşünülür. Camii, basık kemerli ve sivri kemerli pencerelere sahiptir. Camide iki katlı son cemaat yeri, kadınlar mahfili ve tek şerefeli bir minare bulunur.
Kırklareli ili Babaeski ilçesinde yer alan Ağayeri Köyü Camii, 1897 yılında inşa edilmiştir. Ağayeri köyünde bulunan camii dikdörtgen planlı ve kırma çatılı olarak yapılmıştır. Son cemaat yeri ve kadınlar mahfilinin yer aldığı camii, minareye sahiptir. Geçirdiği onarımlar sonucunda günümüzde bakımlı durumda olan camii, ibadete açıktır.
Kırklareli ili Babaeski ilçesinde yer alan Bolca Nine mezarının üzeri ve çevresi demir korkuluklarla çevrilidir. Mezarda Osmanlıca yazı bulunmaz. Mezarın etrafı beton kaplanmıştır.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan Kırklareli Kadı Camii, 1577 senesinde Emin Ali Çelebi tarafından inşa ettirilir. Kare planlı olarak inşa edilen camii, Emin Ali Çelebi Camii olarak da anılır. Camii, 2007 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından aslına uygun olarak restore edilmiştir. Camii günümüzde ibadete açıktır.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan Karahıdır Anıtı, 1914 yılında Mutasarrıf İbrahim Süreyya tarafından Karahıdır anısına yaptırılmıştır. Karahıdır, 1444 yılında gerçekleşen Varna Muharebesi’nin Türkler tarafına sonuçlanmasını sağlamıştır.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan Beyazıt Camii, 16. yy’da inşa edilir. Caminin aynı yüzyılda Güllabi Ahmet Paşa tarafından yeniden yaptırıldığı belirtilir. Tarihi camii, günümüzde ibadete açıktır.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan Karaağaç Baba Türbesi, Yanık Kışla caddesinde kaldırım üzerinde konumlanır. Mezarın baş taşı günümüzde kırıktır.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan Hamza Baba Türbesi, Hamza Baba Camii’nin avlusunda bulunur. Mezarda 1361 tarihi yer alır. Balkan Savaşı sırasında mezarın yıkıldığı ve Binbaşı Aziz Bey’in mezarı onarttığı ifade edilir.
Arizbaba Türbesi, Kırklareli ili merkez ilçesi Arizbaba köyünde konumlanır. Yenilenmiş mezarın arkasında iki mezar taşı parçası daha bulunur. Bu taşların birinde H. 1181 tarihi görülür.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan Hızırbey Hamamı, 1383 yılında Köse Mihalzade Hızırbey tarafından inşa ettirilir. Hacı Hüseyin Ağa’nın 1683 yılında onarttığı hamam, günümüzde işlerliğini sürdürmektedir.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan Kapan Camii, 1640 yılında Karaca İbrahim Bey tarafından inşa ettirilir. Karaca İbrahim Bey Vakfı’na ait olan camii, Karaca İbrahim Bey Camii olarak da adlandırılır. Kare planlı olarak inşa edilen camii, kesme taş örgülü tek şerefeli bir minareye sahiptir. Caminin günümüzde sahip olduğu minare 1958 yılında yapılan onarımda inşa edilir. 2007 tarihinde Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından aslına uygun olarak restore edilen camii, günümüzde ibadete açıktır.
Karakaş Bey Camii, Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alır. 1628 yılında Karakaş Hacı Mehmet Bey tarafından inşa ettirilen camii, moloz taştan kare planlı olarak inşa ettirilmiştir. Camiin tek şerefeli minaresi kütüğe kadar yıkılmış, ardından kalan bölüm yenilenmiştir. Camii zaman içerisinde geçirdiği onarımlar sonucunda orijinal görünümünü yitirmiştir. Günümüzde ibadete açıktır.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan Niğdeli Şehit Ethem Onbaşı Anıtı, 1967 yılında, 1912 Balkan Savaşı’nda Taş Tabya’da şehit olan Ethem Onbaşı anısına yaptırılır. 19 yaşında Niğde ilinden gelip Kırklareli ilindeki birliğe katılan Ethem Onbaşı, Taş Tabya’daki makineli tüfek mevziinde arkadaşları şehit olduktan sonra savaşmaya devam etmiş ve ardından şehit olmuştur.
Hızır Bey Camii, Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alır. Büyük Camii olarak da adlandırılan ibadethane, 1383 yılında Köse Mihalzade Hızır Bey tarafından inşa ettirilir. Caminin dikdörtgen planlı son cemaat yeri 1824 yılında Aydoslu Hacı Yusuf Paşa tarafından onarımdan geçirilir. 1887 yılında yapı, Tosunoğlu Ali Efendi tarafından tekrar onarttırılır. Kare planlı yapı, tek şerefeli minareye sahiptir. 2007 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından aslına uygun olarak restore edilmiştir.
Kırklareli ili merkez ilçesi Üsküpdere köyünde yer alan Üsküpdere Camii, 1904 yılında inşa ettirilir. Dikdörtgen planlı yapı, ahşap tavanlı, sivri kemerli pencereli ve tek şerefeli minarelidir. Camii, günümüzde ibadete açıktır.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan Kavaklı Merkez Camii, 1914 yılında inşa edilmiştir. Dikdörtgen planlı olarak inşa edilen camiye kuzey cepheden giriş yapılır. Camii minaresi batı yönündedir ve 1943 yılında inşa edilmiştir. Zaman içerisinde geçirdiği onarımlar sonucunda camii orijinal yapısını yitirmiştir. Günümüzde camii ibadete açıktır.
Kırklareli ili merkez ilçesi Koyunbaba köyünde bulunan Koyunbaba Türbesi, Anadolu’dan Rumeli’ye göç eden derviş Koyun Baba’ya aittir. H. 1306 tarihli mermer kitabeye sahip olan türbe, 1993 yılında yeniden yapılır. Yapı günümüzde altıgen planlı bir betonarmedir. Avlusunda sarıklı bir mezar taşı yer alır ve mezar taşında H. 1226 tarihi bulunur.
Kırklareli ili merkez ilçesinde yer alan Kırk Şehitler Anıtı, Kırklar Tepesi konumunda bulunur.
Anıt, 1363 yılında Türk ordusunun Bizanslılardan Kırklareli’ni almaları sırasında şehit düşen Kırk Akıncı anısına yaptırılır. Anıt, 1960 yılında Kırklareli İmar Derneği tarafından yaptırılmıştır.
Kırklareli Müzesi, Kırklareli ili merkez ilçesinde bulunur. Müzenin yer aldığı yapı 1894’te Belediye Hizmet Binası olarak inşa ettirilir. İlerleyen yıllarda Kültür Bakanlığı’na tahsis edilen yapı, yapılan onarım ve bakım çalışmalarının ardından 14 Ocak 1994 tarihinde müze olarak ziyarete açılır. İki katlı binanın girişinde Tabiat Sergi, üst katında ise Arkeoloji ve Etnografya seksiyonları ziyaretçilerle buluşur.
Kırklareli ili Vize ilçesinde yer alan Aya Nikola Manastırı, Kıyıköy kasabasında konumlanır. Bizans döneminden günümüze kalan manastırın zemin katında kilise bulunur. Manastırın altında ayazma bulunurken, üst katında ise keşişlere ayrılmış bir bölüm yer alır. Ayazmaya kilisenin kuzey yönünden merdivenle inilir. Manastır günümüzde görülebilmektedir.
1930 yılında yapılmış olan şehitlik, 1963 yılında Türkiye Şehitlikleri İmar Cemiyeti tarafından yeniden düzenlenmiştir. Şehitlikte 4 asker ve 1 polis şehidimiz bulunur. 93 Harbi, Balkan Savaşı, Birinci Dünya ve Kurtuluş Savaşı şehitlerimiz adına Hatice Hatun Mahallesi’nde yaptırılmıştır.
Merkez ilçe Tırnova mevkiinde yer alan camii, kare planlı olarak inşa edilmiştir ve ilerleyen yıllarda yapıya son cemaat yeri eklenmiştir. Minaresi de sonradan yapılan caminin kare kaide üzerindeki tek şerefeli minaresi batı duvarında görülür. Caminin haziresinde Osmanlı döneminden kalan mezar taşları yer alır. 2007 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından camii onarılmıştır.
Merkez ilçe Kuzulu köyünde yer alan kilise, mağara içerisinin el ile oyulmasıyla meydana getirilmiştir. Kilisede ana mekan önünde apsis yer alır, üstü tonoz formunda oyuludur. Girişten daha küçük olan yan mekana geçiş sağlanır.
Kilise, merkez ilçe Erikler köyünde yer alır ve 18-19.yy’a tarihlenir. Kilise, bazilika planlı ve üç neflidir. Yapının bir kısmı günümüze ulaşabilmiştir. Kuzey, güney ve doğu duvarlarının bir kısmı ayaktadır. Batı duvarı ise yok olmuştur.
Merkez ilçe Karayalı köyünde bulunan şapel, 18-19.yy’a tarihlenir. Bazilika planlı ve üç nefli olan kilise günümüzde yıkık durumdadır.
Karahamza köyünde yer alan Eski Camii’nin tamamı günümüzde yıkıktır ancak bugüne minaresi ulaşmıştır. Kesme ve moloz taştan inşa edilmiş olan minare kaidesinden gövdeye geçişte taş simit ve şerefenin alt kısmında yine taş simit görülür. Caminin yer aldığı avluda H. 1321 tarihli mezar taşı bulunur.
Kırklareli ili merkez ilçesi Yayla mahallesinde yer alan tarihi kilise, moloz taş ve tuğladan inşa edilmiştir. Yapının çatısı iki yöne meyilli olan beşik çatıdır. Kilisenin kiriş izlerinden iki katlı olduğu belirlenmiştir. Tarihi yapı 2014-2015 yıllarında restore edilmiştir.
Kırklareli ili merkez ilçesinde bulunan, Hızırbey Camii olarak da adlandırılan cami duvarının köşesinde yer alan çeşme, 19.yy’ın sonunda Hacı Adil Bey tarafından yaptırılır. Kare planlı olan dört yüzlü meydan çeşmesi, mermerden yaptırılır. Çeşme süslemeleriyle ilgi çeker. Geçmişte çarşı meydanında bulunan çeşme, ilerleyen zamanda günümüzdeki yerine taşınır.
Babaeski ilçesinde bulunan camii, Osmanlı döneminde 1467 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından inşa ettirilir. Dikdörtgen planlı olarak yaptırılan camii, tek şerefeli ve sivri kurşun külahlı minareye sahiptir. Zaman içerisinde onarımlar geçiren camii orijinal formunu yitirmiştir. Camii günümüzde ibadete açıktır.
Balkan, 1.Dünya ve Kurtuluş Savaşları sırasında Babaeski ilçesinde şehit düşenler anısına yaptırılan Babaeski Şehitliği, 1945 yılında yaptırılır. Şehitlikte yer alan anıt granit kaplı bir kaide üzerine Marmara mermerinden masif dört köşe bir sütundan meydana gelir. Ön yüzünde şehit düşenlerin isimleri görülür. Tepesinde ay yıldız yer alır.
Babaeski ilçesinde yer alan merkez camii, dikdörtgen planlı olarak inşa edilmiştir. Caminin güneybatı yönünde minaresi görülür. Camii hazireye sahiptir. Haziresinde bazıları sarıklı Osmanlı dönemi mezar taşları görülür. Taşların en eskisinin tarihi H. 1314’tür.
1955 tarihinde inşa edilmiş olan camii, kare planlı ve tek kubbeli olarak yaptırılmıştır. Caminin son cemaat yeri üç bölümlüdür. Son cemaat yeri girişinin üzerinde caminin kitabesi görülür. Günümüzde, caminin giriş kapısı özgün kapıdır. Şadırvan ve tek şerefeli minareye sahip olan camii günümüzde ibadete açıktır.
1906 yılında inşa edilen camii, Babaeski ilçesi Katrancı köyünde konumlanır. Kuzeybatı yönünde caminin girişi yer alırken güneybatı yönünde minaresi yükselir. Tarihi camii günümüzde ibadete açıktır.
Babaeski ilçesi Terzili köyünde yer alan caminin binası 1979 yılında tamamen yenilenmiştir. Dikdörtgen planlı olarak yapılmış olan camii kırma çatılıdır. Caminin güneybatı yönünde yer alan minaresi ise özgün haliyle günümüze ulaşmıştır. Camii ibadete açıktır.
Babaeski ilçesi Çengerli köyünün yaklaşık olarak 300 m güneydoğu yönünde konumlanan eski mezarlık alanında çok sayıda Osmanlı mezarlığı bulunur. Mezarlıkta Osmanlıca yazılı düz ve silindirik mezar taşları yer alır. Ayrıca yazısız taşlar da mezarlıkta görülür. Taşların en eski tarihli olanının H. 1062 olduğu belirtilir. Mezar taşlarının bir kısmı sağlamdır.
Babaeski ilçesinde yer alan eski mezarlıkta Osmanlıca yazılı mezar taşları görülür. En erken tarihli mezar taşının H.1215 tarihli olduğu ifade edilir.
Babaeski ilçesinde yer alan eski mezarlıkta çok sayıda Osmanlıca yazılı, sarıklı ve düz mezar taşları yer alır. Mezar taşlarında yer alan tarihler H.1144-H.1285 arasındadır.
Tarihi Fatih Dökümhanesi Mescidi dikdörtgen planlı olarak yapılmıştır. Zemin ile bodrum katı moloz taş ve birinci katı tuğla ile inşa edilmiş olan mescidin kuzeybatı yönünde minaresi görülür. Kırma çatılı ve alaturka kiremit ile örtülü olan mescit, restore edilmiştir.
Demirköy ilçesi Avcılar köyünde bulunan eski mezarlık alanında Osmanlı dönemine ait yazılı ve yazısız mezar taşları görülür. Yazısız mezar taşlarının bazıları tahrip olmuşken bazıları ise toprak altında kalmış ve bir bölümü görünmektedir. Yazılı mezar taşlarının ise bir kısmının yerlerinden alındığı belirtilir.
Kofçaz ilçesi Topçular köyünde yer alan türbe sıklıkla ziyaret alır. Türbenin dışında duvara dayalı olarak duran Osmanlıca yazılı mezar taşı görülür ancak tarih okunamaz. Bölgeye hakim yüksek bir tepe üzerinde konumlanan türbe, tek odalı ve tek katlı bir yapıdır. Haziran ayının ikinci Cumartesi gününde her yıl Topçu Baba kurban törenleri yapılır. Kurban kesme etkinliğine binlerce ziyaretçi kurbanları ile katılım sağlar.
Kofçaz ilçesi Ahmetler köyünde yer alan türbe, yenilenmiş durumdadır. Köy mezarlığının yanında konumlanan türbe, betonarme bir yapıdır. Türbe içerisinde bir sanduka yer alır. Gül Baba’nın asıl mezarının Macaristan’ın Budin şehrinde yer alan türbede bulunduğu bilinir. Her yıl geleneksel olarak haziran ayında binlerce misafirin buluştuğu Gül Baba kurban törenleri gerçekleştirilir. Kurbanlar törende Gül Baba adına kesilir.
Kofçaz ilçesi Tatlıpınar köyünde yer alan eski mezarlık günümüzde kullanılmamaktadır. Koruluk alanda 2 m’ye yakın yazısız menhir biçiminde taşlar görülür. Osmanlıca yazılı sarıklı bir adet mezar taşı mezarlıkta bulunur.
Lüleburgaz ilçesi Karaağaç köyünde yer alan Balkan Harbi Şehirliği, 1912 yılında Bulgar ordusuyla yapılan meydan muharebesinde şehit düşen askerler adına yaptırılır. Çam ağaçlarının bulunduğu şehitliğin etrafı duvarla çevrilir. Şehitlik içerisinde etrafı metal demir korkuluklarla çevrelenmiş piramit bir anıt yer alır. Osmanlıca yazıların bulunduğu anıt üzerinde H.1329-30 tarihleri görülür.
Farklı zamanlarda şehit düşen askerlerimiz anısına 1973 yılında yaptırılan Lüleburgaz Şehitliği, Edirne bayırı çıkışında konumlanır. Şehitlik mezarlık ve bir anıttan meydana gelir.
Lüleburgaz ilçesinde yer alan caminin levhasında 1374 tarihi görülür. Onarım kitabesi ise 1744 tarihlidir. Kare planlı olarak inşa edilen camii tek minareye sahiptir. Kesme taştan inşa ettirilen camii, tek kubbelidir. Bahçesinde haziresi bulunan caminin dışında ise çeşmesi bulunur. Çeşme kitabesi 1569 tarihlidir. Camii günümüzde ibadete açıktır.
Lüleburgaz ilçesinde yer alan türbe, Hükümet Binası’nın yanında konumlanır. Günümüzde sağlam olan türbe tuğla ve köfeki taşından inşa edilmiştir. Türbe üzerinde silindir şeklinde bir kasnak bulunur. Türbenin bodrum katında, sanduka yer alır.
Lüleburgaz ilçesi Akçaköy köyünde yer alan, 1930’larda yapıldığı tahmin edilen ve günümüzde kagir durumda olan eski camii, dikdörtgen planlı bir yapıdır. Köy içinde yer alan camii, tuğladan inşa edilmiştir. Çatısı ahşap konstrüksiyon olan caminin pencereleri ise kemerli formdadır. Bugün camii minareye sahip değildir.
Lüleburgaz ilçesinde konumlanan camii, dikdörtgen planlı olarak inşa edilmiştir. Tek minareye sahip olan caminin son cemaat kısmına ekleme yapılmıştır. Doğu bölümünde de caminin ekleme mevcuttur. Pencerelerde değişim olmuştur. Camii eklemeler ve onarımlarla orijinal formunu yitirmiştir. Caminin kömürlüğünde iki adet kırık mezar taşları bulunduğu ve tarihlerinin H.1249 ile H.1306 olduğu belirtilir.
Lüleburgaz ilçesi Ayvalı köyü çıkışında bulunan mezarlık alanında Osmanlıca yazılı mezar taşları yer alır. İki mezar taşı okunabilmiştir. Mezar taşlarındaki tarihlerin H.1362 ve H.1367 olduğu ifade edilir.
Sarıcaali köyünde yer alan mezarlıkta Osmanlıca yazılı, fesli ve düz mezar taşları görülür. Mezar taşlarında okunabilen tek taşın tarihi H.1322’dir. Çoğu taşın parçalandığı ve yerlerinden sökülüp tahrip edildiği belirtilir.
Lüleburgaz ilçesi Çengelli köyünde yer alan eski mezarlıkta Osmanlıca yazılı çok sayıda mezar taşı görülür. Bunun yanı sıra sarıklı, silindirik, düz ve fesli mezar taşları da göze çarpar. Mezar taşlarında görülen en eski tarih H. 1028’dir. Alanda görülen bir yeniçeri mezarı vardır ve onun da tarihi H. 1125’tir.
Pınarhisar ilçesi Kaynarca baldesinde konumlanan kilisenin kalıntıları ilgi çeker. Kilisenin Bizans döneminden günümüze kaldığı tahmin edilir. Bugün kilisenin güneydoğu yönündeki yaklaşık 4 m yüksekliğindeki duvarının bir kısmı ayakta durur. Duvarda pencere boşluğu da görülür. Duvar yüksekliği 4 m civarında olup, kuzeybatı yönüne doğru dairesel şekilde devam etmektedir.
Pınarhisar ilçesinde bulunan şehitlik, Balkan Savaşları zamanında yaşanan Pınarhisar ve Poyralı Muharebeleri’nde şehit olan askerler adına 1981 senesinde yaptırılır. 14 Ağustos 1922 tarihinde Yunan askerleri tarafından şehit edilen üç kişinin naaşı da bu şehitlikte bulunur.
Pınarhisar ilçesi Tozaklı köyünde konumlanan caminin Geç Osmanlı döneminde inşa edildiği tahmin edilir. Dikdörtgen planlı olarak yapılan ve tek minareli olan caminin yalnızca minaresi özgündür. Caminin minaresi dışında kalan yapısı yıkılıp yeniden inşa edilmiştir.
Pınarhisar ilçesi Cevizköy mevkiinde yer alan şehitlik, 1912 Balkan Savaşı’nda geri çekilen Bulgar kuvvetleri tarafından şehit edilen 85 askerin gömüldüğü bölgedir. Bölgeye 1986 yılında bir anıt dikilir. Şehitliğin çevresi askeriye tarafından tel örgü ile çevrelenmiştir.
Pınarhisar ilçesinde yer alan caminin 14.yy’da inşa edildiği ancak ilerleyen dönemde yıkıldığı belirtilir. Camii, 1962 yılında kare planlı olarak yeniden inşa edilir. Kubbeli olan camii, tek şerefeli minareye sahiptir. Camii günümüzde ibadete açıktır.
Pınarhisar ilçesi Poyralı köyünde konumlanan camii, yapıldığı dönemde dergâh olarak kullanılırken ilerleyen yıllarda tek şerefeli bir minare eklenerek camiye dönüştürülür. Dikdörtgen planlı caminin son cemaat yeri 1945 yılında onarımdan geçirilir. Kadınlar mahfiline sahip olan caminin mihrabı ve minberi bulunur. Taban ve tavan kaplaması orijinal olan camii, zaman içerisinde onarımlardan geçirilmiştir.
Pınarhisar ilçesi Erenler köyü girişinde konumlanan türbe, 14. yy’ın ikinci yarısında yapıldığı ifade edilir. Sekiz köşeli bir yapıya sahip olan türbe, kubbeli, sivri kemerli ve yedi pencerelidir. İlçenin sık ziyaret alan türbesidir.
Pınarhisar ilçesi Poyralı köyünde yer alan kültür evi, Kaymakam Sadullah Koloğlu tarafından köy merkezinde 1915-1917 yıllarında yaptırılan Poyralı Eski Okulu’nda ziyarete açılmıştır. 2008 yılında açılmış olan Poyralı Köyü Kültür Evi, kültür köklerini geleceğe aktarabilmek amacıyla geleneksel yöntemlerle elde edilen el dokumalarını ve kültürel kimliği ziyaretçilerle buluşturur.
Pınarhisar ilçesinde bulunan caminin 15.yy’da inşa edildiği ve ilerleyen yıllarda yıkıldığı belirtilir. Günümüzdeki camii 1962 yılında yeniden yapılır. Kare planlı olarak inşa ettirilen camii, ilerleyen dönemde cemaat mahalli kapatılmasının ardından dikdörtgen formuna sahip olur. Caminin minberi ve mihrabında bitkisel motifler ve çiniler görülür. Camii günümüzde ibadete açıktır.
Erken Osmanlı döneminde inşa edildiği belirtilen Sadık Ağa Camii, Pınarhisar ilçesinde yer alır. Dikdörtgen planlı olarak inşa edilen camii, tek minareye sahiptir. Kubbelerle örtülü olan camii, 1965 yılında onarımdan geçirilir. Son cemaat bölümü yeniden inşa edilirken mahfil katı, pencereleri, kapıları yenilenir. Yapılan onarımlar ile camii orijinal formunu yitirir.
Kırklareli ili Pınarhisar ilçesinde bulunan camii, dikdörtgen planlı olarak kesme taşan inşa edilmiştir. Kırma çatı ve marsilya tipi kiremit ile örtülü olan camii, 1950 yılında yapılmıştır. Taştan minareli olan camiye ilerleyen yıllarda onarımlar ve eklemeler yapılmıştır. Camii günümüzde ibadete açıktır.
Pehlivanköy ilçesi Kumköy köyünde yer alan camii, kitabesine göre H. 1320 / M. 1904 tarihinde inşa ettirilmiştir. Dikdörtgen planlı olarak inşa ettirilmiş olan camii, minareye sahiptir. Caminin, son cemaat yeri ve kadınlar mahfilinde basık kemerli pencereler, harim bölümünde ise sivri kemerli pencereler görülür. Çatısı kırma, marsilya kiremit kaplı olan camii, ibadete açıktır.
Pehlivanköy ilçesinde yer alan caminin kitabesinde 1319 tarihi görülür. Minaresinin ise betonarme olarak ilerleyen yıllarda, 1967 tarihinde yapıldığı ifade edilir. Dikdörtgen planlı olarak inşa edilmiş olan camii, son cemaat yerine sahiptir. Kadınlar mahfili ile son cemaat yerinin bulunduğu alanda basık kemerli pencereler, harim bölümünde sivri kemerli pencereler yer alır. Son cemaat yeri ile kadınlar mahfilinde yenileme yapılmıştır.
Pehlivanköy ilçesi Kuştepe köyünde yer alan camii, M. 1902 tarihlidir. Tek şerefeli minareye sahip olan camii, düz tavanlı ve kiremit çatılıdır. Camii günümüzde ibadete açıktır.
Pehlivanköy ilçesi Yeşilpınar köyünde yer alan caminin Geç Osmanlı döneminde inşa edildiği belirtilir. Dikdörtgen planlı olan caminin kırma çatısı Marsilya kiremit kaplıdır. Tek şerefeli minareye sahip olan camide, iki katlı son cemaat mahalli bulunur. Hoca odası, harim, kadınlar mahfili, lojmanı bulunan caminin mihrabı sadedir.
Vize ilçesi Balkaya köyünde konumlanan kilisenin Bizans döneminden günümüze ulaştığı tahmin edilir. Kayaya oyularak inşa edilmiş olan kilisenin üst örtüsü yıkık durumdadır. Kilisede haç kabartması görülen bir şapel bulunur. Kayaya oyulan mezarların güney kısmında bulunduğu kilise, Bizans dönemine ait seramik parçalar görülmüştür.
Vize ilçesi Balkaya köyünde konumlanan kayaya oyma ikinci kilise, tek neflidir. Üst örtüsü kısmen yıkık olan kilise, geçmişte onarılmıştır. Kilise harap durumdadır bugün farklı bir amaç ile değerlendirilir.
Vize ilçesi Kıyıköy beldesi Çalışkan Çiftliği mevkiinde konumlanan ve kayaya oyularak yapıldığı belirtilen kilisenin Bizans döneminden kalmış olabileceği tahmin edilir. Üstü tonoz biçimli oyulan kilisenin doğu yönünde apsisi yer alır. Kuzey yönünde üzeri kemerli olarak iki niş oyuludur. Tahrip edilmiş olan kilise bugün kullanılmamaktadır.
Vize ilçesi Kıyıköy beldesi Şarapçı Yolu Boyu mevkiinde yer alan kayaya oyma mezarların Bizans döneminden kaldığı tahmin edilir. Ortalama 2,5x3 m boyutlarına sahip olan mezarlığın önüne yakın dönemde bir bölüm eklenip kapanmıştır.
Vize ilçesi Kıyıköy beldesi limanında surun yakınında yer alan doğal kayaya oyulan kilisenin Bizans döneminde yapılmış olabileceği tahmin edilir. Dikdörtgen planlı olan kilisenin doğu bölümünde apsis yer alır. Üstü tonoz biçimli oyulan kilisenin kuzey yönünde bir niş, batı yönünde haç motifi bulunur. Kilise duvarlarında Grekçe yazılar kazılıdır.
Vize ilçesi Uçmakdere mevkiinde yer alan camii, geçmişte havra olarak kullanılırken 14.yy’da Gelibolu Mir-i Ekber Hasan Bey tarafından camiye dönüştürülür. Hasan Bey tarafından Hayrabolu ile Vize bölgesinde birçok yapı ve arazinin camiye vakfedildiğinin kayıtlardan anlaşıldığı ifade edilir. Kare planlı olan camii, tek kubbeyle örtülüdür. İç mekanda ve kubbede kalem işi süslemeler görülür. Minare camiye ilerleyen dönemde eklenir ancak sonrasında yıkılmıştır. 2008 yılında yapılan onarımlarda minare tekrar inşa edilmiştir.
Vize ilçesine yaklaşık olarak 40 km uzaklıkta konumlanan Kıyıköy, bir diğer adıyla Midye, doğa harikası güzelliğiyle ziyaretçileri kendine hayran bırakır. Pabuçdere ve Kazandere, akan mis sularıyla beldeyi taze balıklarıyla besler ve balık lokantalarının masalarını zenginleştirir. Karadeniz’in suyu ile serinlemek isteyenler için plajların bulunduğu Kıyıköy’de pansiyonlar da konaklamak isteyenlere kapılarını açar. Keyifle beldede gezinmek ve tur atmak isteyenler için Liman Hamamı, Kıyıköy Camii, Kıyıköy Kalesi ve Aya Nikola Manastırı görülmesi önerilen yerlerdendir.
Kırklareli ili Demirköy ilçesine bağlı olan İğneada, şehrin yoğun ve gürültülü hayatından sıkılanların uzaklaşmak için tercih ettiği eşsiz rotalar arasında bulunur. Şehre yaklaşık olarak 97 km uzaklıkta konumlanan İğneada, denizi, doğası ve ormanları ile ilgi çeker. İğneada Ormanları, mükemmel manzaralar barındırır. Ülkemizde longoz özelliğine sahip olan ormanlık alanlardan birisidir ve içerisinde küçük büyük göllere yer verir.
1866 yılında inşa edilmiş olan ve Türkiye’nin en batısında konumlanan İğneada Feneri de halen ayakta duran tarihi yapılardandır.
Dupnisa Mağarası her yıl on binlerce ziyaretçiyi ağırlar. Kırklareli ili Demirköy ilçesinde yer alan Dupnisa Mağarası, iki kat ve üç mağaradan meydana gelir. 2720 m uzunluğa sahip olan mağaranın üst katı gelişimini tamamlamış olan Kuru ve Kız Mağaraları, alt katı Sulu Mağarası olarak anılır. Gelişimini dört milyon yıldır sürdüren Dupnisa Mağaraları içerisinde akan bir yer altı nehri ve nehir tarafından oluşturulan göller barındırır. Mağarada bulunan damla taşları, sarkıtlar, dikitler, sütunlar etkileyicidir.
Merkez ilçe Şükrüpaşa köyünde bulunan manastır yapısının üç tarafı doğal kaya ile çevrelenmiştir ve günümüzde çatısı mevcut değildir. Manastırın güneyinden su dolu doğal bir mağaraya geçiş yapılır.
Merkez ilçe Kavaklı beldesinde konumlanan tabiat parkı, ilçeye yaklaşık olarak 12 km uzaklıkta konumlanır. Meşe türlerinin ağırlıkla görüldüğü parkta, karaçam, böğürtlen, kocayemiş ve boylu meşe ağaçları görülür. Faunasıyla da dikkat çeken parkta farklı sincap türleri ve kuş türleri yaşar. Kır kahvesi, yürüyüş parkuru, yarı olimpik yüzme havuzu park içerisinde yer alır.
Demirköy ilçesi İğneada beldesinde yer alan park, 3155 hektarlık alana yayılır. İki parçadan oluşan park sahası, İğneada belde merkezini de kapsar. Saka Gölü, Deniz Gölü, Hamam Gölü, Pedina Gölü, Mert Gölü ve göllerin çevresinde yer alan sazlık alanlar, ormanlar parkın güney bölümünü oluşturur. Kuzey bölümünü ise Erikli Gölü ve çevresindeki sazlık alanlar ile ormanlar meydana getirir. Longoz ormanları, kıyı kumulları, göl ve lagün sistemlerinin öne çıktığı ekosistemde 472 farklı bitki türü bulunur. Zengin faunaya sahip olan parkta, kuşlar, böcekler, memeliler, sürüngenler ile iki yaşamlılardan (amfibiler) meydana gelir. Kuş ve bitki gözlemi yapılabilen milli parkta, bisiklet turu, foto-safari, yürüyüş yapılabilir.
Pınarhisar ilçesinde yer alan mağara, yaklaşık 7 m’lik bir derinliğe sahiptir. Mağara içerisinde el işçiliğinin göze çarpması sebebiyle tarihte mağarada yaşam olduğu tahmin edilir.
Pınarhisar ilçesi Erenler köyünün kuzeybatı yönünde konumlanan doğal yapı iki mağaraya ev sahipliği eder. Mağaralar güney ile kuzey yönündedir; el ile oyulmuştur. Kuzey yönündeki mağara iki kola ayrılır ve mağarada el ile biçimlenen bölümler yer alır. Eski bir yerleşim olduğu düşünülen mağaranın geçmişte kilise olarak kullanılmış olabileceği düşünülür. Mağara içerisinde haçı andıran motifler göze çarpar.
Pınarhisar ilçesi İslambeyli köyü Kuyudere mevkiinde yer alan tümülüsün MÖ 2-3. yy arasına tarihlendiği tahmin edilir. Tümülüs 1. derece arkeolojik sit alanı olarak tescil edilmiştir. Tümülüste bulunan mezar odasının tahrip edildiği ifade edilir. Mezar odasına ait taşların bazılarının köydeki evlerin duvarlarında görüldüğü belirtilir. Tümülüste farklı dönemlere ait seramik parçaları görülmüştür.
Babaeski ilçesinde bulunan hamam, Fatih Hamamı olarak da adlandırılır. Klasik Osmanlı plan tipine sahip olan hamam, soğukluk, ılıklık, sıcaklık ve soyunmalık bölümlerine sahiptir. Kitabesinin Yunan işgali sırasında Yunan askerleri tarafından silindiği ifade edilir; bu nedenle ne zaman ve kim tarafından inşa edildiği kesin olarak bilinmemektedir. Çifte hamam olarak yapılmış olan hamamın bugün erkeklik bölümü ayaktadır. Hamamın soğukluk ile soyunmalık bölümü üzerindeki kubbenin yıkılmasının ardından yerine kırma çatı inşa edilmiştir. Ilıklık ve sıcaklık kısmının üzeri kubbeler ile örtülüdür. Zaman içerisinde onarımlar geçiren hamam orijinal formunu yitirmiştir. Hamam bugün işlerliğini sürdürür.
Sokullu Mehmet Paşa tarafından Mimar Sinan’a inşa ettirilen hamam, külliyenin bir parçasıdır. Çifte hamam planına sahip olan hamamda kadın ve erkek bölümleri bulunur. Kubbeli olan hamamın kubbeleri kurşun kaplıdır. Hamama gelir getirmesi amacıyla üzeri kubbeli olarak dükkanlar da yaptırılmıştır. Günümüzde yapı müze olarak hizmet verir.
Vize ilçesinde yer alan hamamın Osmanlı döneminden günümüze ulaşmıştır. Hamam günümüzde kullanılmamaktadır. Hamamdaki Osmanlıca yazılı mermer kurnalar halen görülebilmektedir. Hamam bakımsız durumdadır.