- info@arkasturizm.com.tr
- +90 232 520 65 00
Borsa Meydanı (Place de la Bourse), Bordeaux’nun en tanınmış yerlerinden biridir. Muazzam bir simetriyle tasarlanmış meydanın mimarı, Ange-Jacques Gabriel’dir. UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan bu ünlü meydan, 18. yüzyılda düzenlenmiştir. Klasik Fransız mimarisin en güzel örnekleriyle çevrili geniş ve çekici alan, günümüzde Ulusal Gümrük Müzesi olan Hôtel des Fermes, Bordeaux Ticaret ve Sanayi Odası olarak hizmet veren Borsa Sarayı (Palais de la Bourse) ve ünlü çeşme Fontaine des Trois Grâces süslüdür.
Bu meydanın en ünlü güzelliği, su aynası Miroir d'Eau’dur. Su aynası, yaklaşık 3450 metrekarelik bir alanı kaplar. Siyah granit üzerindeki ince su tabakası, sarayın büyüleyici görüntüsünü yansıtır. Geceleri muhteşem bir aydınlatma ile ışıl ışıl olan Miroir d’Eau, kente gelenlerin hayran bakışları ile daha da parlar. 23 dakikada bir 3 dakika boyunca su aynasının üzerini kaplayan sis benzeri buharla burası oldukça çekicidir. Miroir d'Eau, meydanla beraber her daim şehrin en çok fotoğraflanan köşesi olur.
Bordeaux Büyük Tiyatrosu
Kapılarını 1780 yılında açan Bordeaux Büyük Tiyatrosu (Grand Théâtre de Bordeaux), mimar Victor Louis tarafından tasarlanmıştır. Jean Racine’in Athalie trajedisi ile açılış yapan tiyatro,144 kişilik kapasiteye sahiptir. Ön cephesi 12 Korint kolonla desteklenmiş ve heykellerle süslenmiştir. Bu kolonların dokuzu ilham perisi, üçü Yunan tanrıçasını sembolize eder. Görkemli yapı, kendinden sonraki tiyatro binalarına örnek olmuştur. Gösterişli avizesi ve neoklasik üslupla süslenmiş altın renkli ahşap tavanı, Bordeaux Büyük Tiyatrosu’nun en dikkat çeken özelliklerinden biridir.
1990 - 91 yıllarında restore edilmiş olan Büyük Tiyatro, sanatseverler için Bordeaux’nun en özel çekim noktalarından biridir.
Bordeaux Katedrali
Gotik mimarinin nadide örneklerinden biri olan kutsal mekanın diğer adı, St-André Katedrali’dir. (Cathédrale St-André) Görkemli yapı, UNESCO Dünya Mirasları arasında yer alır.
Roma Katolik kilisesi, 1096 yılında Papa II. Urban tarafından kutsanmış, bugünkü görüntüsüne 13 ve 14. yüzyıllarda kavuşmuştur. Geniş vitray pencerelerle aydınlatılmış tarihi ibadethanenin Pey - Bernald adlı çan kulesi, 15. yüzyıla aittir. Pek çok kişi, Bordeaux’nun muhteşem manzarasını bir de çan kulesinden seyredebilmek için buraya gelir.
Bordeaux Katedrali, her köşesi özenle süslenmiş, çeşitli eser ve koleksiyonlara ev sahipliği yapan bir sanat müzesi gibidir. Fransa’nın ulusal anıtları arasında sayılan katedral, kenti tanımak için güzel bir başlangıç noktasıdır.
Pont de Pierre
Bordeaux’nun çehresini yaratan Garonne Nehri üzerindeki taş köprü, 19. yüzyılda inşa edilmiştir. Napolyon’un isteği üzerine yapılan Pont de Pierre, nehrin üzerine kondurulan ilk köprüdür. 17 yuvarlak kemerle süslenmiş bu yapıda her kemer, Napoléon Bonaparte’nin adındaki harf sayısına ithafen yapılmıştır. Kemer aralıkları beyaz madalyonlarla bezenmiş olan Pont de Pierre, zarif sokak lambaları ile aydınlatılmıştır.
Bordeaux Güzel Sanatlar Müzesi
Fransa’nın en büyük sanat galerilerinden biri olan Bordeaux Güzel Sanatlar Müzesi (Musée des Beaux-Arts de Bordeaux), bakımlı ve geniş bahçesi ile Cumhuriyet Meydanı’nın kuzeyinde yer alır. Müze, 1801 yılından ressam Pierre Lacour tarafından kurulmuştur. Seçkin koleksiyonu, ağırlıklı olarak Fransız, İtalyan ve Flemenk ressamların eserlerinden oluşur. Heykel ve çizimlerin de bulunduğu zengin koleksiyon, müze kurulduktan bir süre sonra daha geniş bir alan sunan Rohan Sarayı’nın (Palais Rohan) bir bölümüne taşınmıştır. Eserler, 15 ile 20. yüzyıllar arasında ortaya konmuştur. Rubens, Vasari, Picasso ve Titian ve Fransız kadın sanatçı Rosa Bonheur’un eserleri, müzenin en dikkat çekici parçaları arasında bulunur.
Saint Michel Bazilikası
Bordeaux’nun gösterişli ibadethanelerinden biri olan St. Michel Bazilikası (Basilique St-Michel), 14. yüzyıl ile 16. yüzyıl arasında inşa edilmiştir. Gotik üslubun gösterişli örneklerinden biri olan bu kilise, aynı adlı meydanda tüm görkemiyle ışıldar. Yaklaşık 200 yıl kadar süren uzun inşa süreci ile ünlü olan kutsal yapı, II. Dünya Savaşı’nda zarar görmüş, meşhur vitraylarının bazıları tahrip edilmiştir.
Saint Michel Bazilikası’nın ana mekandan bağımsız olarak tasarlanmış 114 metre yüksekliğindeki çan kulesi, oldukça dikkat çekicidir. Bordeaux’nun siluetine derinlik katan bu devasa kule, La Flèche adıyla anılır. Geceleri muhteşem bir ışıklandırma ile paralayan çan kulesine panoramik kent manzarasını seyretmek için çıkılabilir.
Porte Cailhau
Porte Cailhau, Bordeaux’nun tarihi kent merkezine açılan kapılardan biridir. Orta Çağ’a ait muazzam yapı, Kral VII. Charles’ın Fornovo Savaşı’ndan zaferle dönmesine ithafen 15. yüzyılda inşa edilmiştir. Gotik mimarinin gösterişli örneklerinden biri olan bu eserin bir tarafı Garonne Nehri’ne bakar. İki cephesi de muazzam olan şato formlu tarihi şehir kapısı, 35 metre yüksekliğindedir. Kusursuz aydınlatması sayesinde geceleri bir başka ışıldar. Kente gelen turistlerin Porte Cailhau ile mutlaka bir fotoğrafı olur.
1. katında, şehir kapısının tarihine dair küçük bir sergi vardır. Buradan Bordeaux’yu seyretmek, nehir ve kent manzarasına dalmak bir başka güzeldir.
Saint Seurin Bazilikası
Saint Seurin Bazilikası (Basilique Saint Seurin), Romanesk mimarisinin nadide örneklerinden biridir. 11. yüzyıla ait olan bu yapı, UNESCO Dünya Mirasları listesinin adını yazdırmıştır.
4. yüzyıla ait Hristiyan nekropolü üzerine kurulmuş olan Roma Katolik kilisesinin büyük bir kısmı 15. yüzyıla dek inşa edilmiş, koro bölümü ve çan kulesi, 16. yüzyılda eklenmiştir. Bu etkileyici kutsal mekanın içinde heykel ve bazı eserler sergilenir. Nekropol kazısı sırasında ortaya çıkan lahit ve mezar taşlarının bir kısmı Akitanya Müzesi’nde görülebilir. Nekropol, St. Seurin Bazilikası’nın en dikkat çekici bölümlerinden biri olarak mekanın en alt katında bulunur. Burası, yılın yalnızca bazı dönemlerinde açıktır.
Mistik atmosferi, etkileyici mimarisi ve şapelleri ile Saint Seurin Bazilikası, Bordeaux’ya gelen tarih meraklılarını tatmin edecek bir gezi rotasıdır.
Borsa Meydanı (Place de la Bourse), Bordeaux’nun en tanınmış yerlerinden biridir. Muazzam bir simetriyle tasarlanmış meydanın mimarı, Ange-Jacques Gabriel’dir. UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan bu ünlü meydan, 18. yüzyılda düzenlenmiştir. Klasik Fransız mimarisin en güzel örnekleriyle çevrili geniş ve çekici alan, günümüzde Ulusal Gümrük Müzesi olan Hôtel des Fermes, Bordeaux Ticaret ve Sanayi Odası olarak hizmet veren Borsa Sarayı (Palais de la Bourse) ve ünlü çeşme Fontaine des Trois Grâces süslüdür.
Bu meydanın en ünlü güzelliği, su aynası Miroir d'Eau’dur. Su aynası, yaklaşık 3450 metrekarelik bir alanı kaplar. Siyah granit üzerindeki ince su tabakası, sarayın büyüleyici görüntüsünü yansıtır. Geceleri muhteşem bir aydınlatma ile ışıl ışıl olan Miroir d’Eau, kente gelenlerin hayran bakışları ile daha da parlar. 23 dakikada bir 3 dakika boyunca su aynasının üzerini kaplayan sis benzeri buharla burası oldukça çekicidir. Miroir d'Eau, meydanla beraber her daim şehrin en çok fotoğraflanan köşesi olur.
La Cité du Vin
Şarap Şehri manasına gelen La Cité du Vin, Bordeaux’da bulunan bir şarap müzesidir. Garonne Nehri’nin yanı başında, Bacalan Bulvarı’nda yer alan müzenin açılışı 2016 yılında gerçekleşmiştir. Bordeaux Şarabı’nın başrolde olduğu bu eşsiz yerde, şarap tarihini anlatan gösterimler, süreli ve kalıcı sergiler, tadım merkezi ve şaraba dair pek çok detay yer alır.
Altın renkli kıvrımlı müze binası, şarap sürahisini andırır. Kültürel etkinliklerin de gerçekleştiği La La Cité du Vin’de bir kadeh leziz şarap eşliğinde kentin büyüleyici manzarası seyredilebilir. Geceleri ışıldayan çağdaş mimarisi ile bu müze, Bordeaux’nun çekim noktalarından biridir.
Bordeaux Büyük Tiyatrosu
Kapılarını 1780 yılında açan Bordeaux Büyük Tiyatrosu (Grand Théâtre de Bordeaux), mimar Victor Louis tarafından tasarlanmıştır. Jean Racine’in Athalie trajedisi ile açılış yapan tiyatro,144 kişilik kapasiteye sahiptir. Ön cephesi 12 Korint kolonla desteklenmiş ve heykellerle süslenmiştir. Bu kolonların dokuzu ilham perisi, üçü Yunan tanrıçasını sembolize eder. Görkemli yapı, kendinden sonraki tiyatro binalarına örnek olmuştur. Gösterişli avizesi ve neoklasik üslupla süslenmiş altın renkli ahşap tavanı, Bordeaux Büyük Tiyatrosu’nun en dikkat çeken özelliklerinden biridir.
1990 - 91 yıllarında restore edilmiş olan Büyük Tiyatro, sanatseverler için Bordeaux’nun en özel çekim noktalarından biridir.
Bordeaux Katedrali
Gotik mimarinin nadide örneklerinden biri olan kutsal mekanın diğer adı, St-André Katedrali’dir. (Cathédrale St-André) Görkemli yapı, UNESCO Dünya Mirasları arasında yer alır.
Roma Katolik kilisesi, 1096 yılında Papa II. Urban tarafından kutsanmış, bugünkü görüntüsüne 13 ve 14. yüzyıllarda kavuşmuştur. Geniş vitray pencerelerle aydınlatılmış tarihi ibadethanenin Pey - Bernald adlı çan kulesi, 15. yüzyıla aittir. Pek çok kişi, Bordeaux’nun muhteşem manzarasını bir de çan kulesinden seyredebilmek için buraya gelir.
Bordeaux Katedrali, her köşesi özenle süslenmiş, çeşitli eser ve koleksiyonlara ev sahipliği yapan bir sanat müzesi gibidir. Fransa’nın ulusal anıtları arasında sayılan katedral, kenti tanımak için güzel bir başlangıç noktasıdır.
Pont de Pierre
Bordeaux’nun çehresini yaratan Garonne Nehri üzerindeki taş köprü, 19. yüzyılda inşa edilmiştir. Napolyon’un isteği üzerine yapılan Pont de Pierre, nehrin üzerine kondurulan ilk köprüdür. 17 yuvarlak kemerle süslenmiş bu yapıda her kemer, Napoléon Bonaparte’nin adındaki harf sayısına ithafen yapılmıştır. Kemer aralıkları beyaz madalyonlarla bezenmiş olan Pont de Pierre, zarif sokak lambaları ile aydınlatılmıştır.
Bordeaux Güzel Sanatlar Müzesi
Fransa’nın en büyük sanat galerilerinden biri olan Bordeaux Güzel Sanatlar Müzesi (Musée des Beaux-Arts de Bordeaux), bakımlı ve geniş bahçesi ile Cumhuriyet Meydanı’nın kuzeyinde yer alır. Müze, 1801 yılından ressam Pierre Lacour tarafından kurulmuştur. Seçkin koleksiyonu, ağırlıklı olarak Fransız, İtalyan ve Flemenk ressamların eserlerinden oluşur. Heykel ve çizimlerin de bulunduğu zengin koleksiyon, müze kurulduktan bir süre sonra daha geniş bir alan sunan Rohan Sarayı’nın (Palais Rohan) bir bölümüne taşınmıştır. Eserler, 15 ile 20. yüzyıllar arasında ortaya konmuştur. Rubens, Vasari, Picasso ve Titian ve Fransız kadın sanatçı Rosa Bonheur’un eserleri, müzenin en dikkat çekici parçaları arasında bulunur.
Bordeaux Halk Bahçesi
18. yüzyılda kurulan Bordeaux Halk Bahçesi (Jardin Public), Botanik Bahçesi (Jardin Botanique) ve Doğa Tarihi Müzesi’ne (Musée Bordeaux – Sciences et Nature) ev sahipliği yapar. Kent sakinlerinin gözde mesireliğinde, ördeklerin yüzdüğü göller, rengarenk çiçekler, yürüyüş ve bisiklet parkuru, piknik yeri, çocuk oyun alanı, kütüphane, heykel, anıtlar bulunur. Bordeaux’nun kalbinde yer alan Halk Bahçesi, yaklaşık 10 hektarlık bir alanı kaplar. İngiliz stilini yansıtan devasa şehir parkı, kenti keşfe çıkanların ilk duraklarından biri olur.
Saint Michel Bazilikası
Bordeaux’nun gösterişli ibadethanelerinden biri olan St. Michel Bazilikası (Basilique St-Michel), 14. yüzyıl ile 16. yüzyıl arasında inşa edilmiştir. Gotik üslubun gösterişli örneklerinden biri olan bu kilise, aynı adlı meydanda tüm görkemiyle ışıldar. Yaklaşık 200 yıl kadar süren uzun inşa süreci ile ünlü olan kutsal yapı, II. Dünya Savaşı’nda zarar görmüş, meşhur vitraylarının bazıları tahrip edilmiştir.
Saint Michel Bazilikası’nın ana mekandan bağımsız olarak tasarlanmış 114 metre yüksekliğindeki çan kulesi, oldukça dikkat çekicidir. Bordeaux’nun siluetine derinlik katan bu devasa kule, La Flèche adıyla anılır. Geceleri muhteşem bir ışıklandırma ile paralayan çan kulesine panoramik kent manzarasını seyretmek için çıkılabilir.
Porte Cailhau
Porte Cailhau, Bordeaux’nun tarihi kent merkezine açılan kapılardan biridir. Orta Çağ’a ait muazzam yapı, Kral VII. Charles’ın Fornovo Savaşı’ndan zaferle dönmesine ithafen 15. yüzyılda inşa edilmiştir. Gotik mimarinin gösterişli örneklerinden biri olan bu eserin bir tarafı Garonne Nehri’ne bakar. İki cephesi de muazzam olan şato formlu tarihi şehir kapısı, 35 metre yüksekliğindedir. Kusursuz aydınlatması sayesinde geceleri bir başka ışıldar. Kente gelen turistlerin Porte Cailhau ile mutlaka bir fotoğrafı olur.
1. katında, şehir kapısının tarihine dair küçük bir sergi vardır. Buradan Bordeaux’yu seyretmek, nehir ve kent manzarasına dalmak bir başka güzeldir.
Saint Seurin Bazilikası
Saint Seurin Bazilikası (Basilique Saint Seurin), Romanesk mimarisinin nadide örneklerinden biridir. 11. yüzyıla ait olan bu yapı, UNESCO Dünya Mirasları listesinin adını yazdırmıştır.
4. yüzyıla ait Hristiyan nekropolü üzerine kurulmuş olan Roma Katolik kilisesinin büyük bir kısmı 15. yüzyıla dek inşa edilmiş, koro bölümü ve çan kulesi, 16. yüzyılda eklenmiştir. Bu etkileyici kutsal mekanın içinde heykel ve bazı eserler sergilenir. Nekropol kazısı sırasında ortaya çıkan lahit ve mezar taşlarının bir kısmı Akitanya Müzesi’nde görülebilir. Nekropol, St. Seurin Bazilikası’nın en dikkat çekici bölümlerinden biri olarak mekanın en alt katında bulunur. Burası, yılın yalnızca bazı dönemlerinde açıktır.
Mistik atmosferi, etkileyici mimarisi ve şapelleri ile Saint Seurin Bazilikası, Bordeaux’ya gelen tarih meraklılarını tatmin edecek bir gezi rotasıdır.
18. yüzyılda kurulan Bordeaux Halk Bahçesi (Jardin Public), Botanik Bahçesi (Jardin Botanique) ve Doğa Tarihi Müzesi’ne (Musée Bordeaux – Sciences et Nature) ev sahipliği yapar. Kent sakinlerinin gözde mesireliğinde, ördeklerin yüzdüğü göller, rengarenk çiçekler, yürüyüş ve bisiklet parkuru, piknik yeri, çocuk oyun alanı, kütüphane, heykel, anıtlar bulunur. Bordeaux’nun kalbinde yer alan Halk Bahçesi, yaklaşık 10 hektarlık bir alanı kaplar. İngiliz stilini yansıtan devasa şehir parkı, kenti keşfe çıkanların ilk duraklarından biri olur.
Türkçe (TRY)